Quantcast
Channel: Girişim Haber - Sosyal Girişimcilik
Viewing all 31 articles
Browse latest View live

Girişimcilik Engel Tanımaz Projesinden Haberdar mısınız?

$
0
0

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı arasında imzalanan protokole göre engellilerin girişimcilik konusundaki yeteneklerini açığa çıkarmak ve kendi işlerini kurmalarını sağlamak amacıyla “Girişimcilik Engel Tanımaz” projesi hayata geçirildi. Proje Aile Bakanlığı’ndan Özürlü ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Sanayi Bakanlığı’ndan ise KOSGEB işbirliği ile yürütülecek.

Başlangıç olarak İstanbul, Ankara, Gaziantep ve Erzurum’da hayata geçirilecek olan proje talebe göre diğer illerde de faaliyete geçirilebilecek. Ayrıca proje bu illerde başlatılacak olmakla birlikte sadece bu ilelrde ikamet eden vatandaşlara değil Türkiye’nin tüm illerinden başvurmak isteyen vatandaşlara da açık olacak. Projeye engelli vatandaşlarla birlikte engellilerin 1. derece yakınları da başvurabilecek.

KOSGEBtarafından verilecek eğitimler engeli ne olursa olsun tüm engelli vatandaşlarımıza verilebilecek. İşitme engelliler için işaret dili tercümanı, görme engelliler için Braille Alfabesi ile basılmış dokümanlar olacak.  Ortopedik engeli olan vatandaşlarımız için ise ders verilecek mekanlar en uygun hale getirilerek projeye tüm engelli vatandaşların katılımı sağlanacak.

Engelliler KOSGEB tarafından verilecek 70 saatlik girişimcilik eğitimi ile iş fikri geliştirme, iş planı kurma gibi temel girişimcilik konuları anlatılacak. Toplamda 3 hafta sürecek eğitimler için hafta içi gündüz, hafta içi akşam ve hafta sonu grubu olmak üzere 3 grup oluşturulacak. Bu 3 grup gerekli eğitimleri uzman kişilerden aldıktan sonra aldıkları eğitimlere göre başarılı olanlar ve başarılı bir iş planı kuranlara KOSGEB tarafından Yeni Girişimcilik Desteği sağlanacak. Sermaye sağlanması ile birlikte Engellilere “Al bu sermaye, git işini kur!” denmeyecek. KOSGEB’in girişimcilik koçları da işin kurulma aşamasında engellilere koçluk yaparak kurulacak işin başarılı olması için azami dikkat gösterilecek. Engellilere iş kurma konusunda başarılı bir destek sağlanarak engelli vatandaşlarımızın sosyal hayata entegreleri ve sorumluluk bilincine sahip bireyler haline gelmeleri hedeflenecek.

KOSGEB’in Yeni Girişimcilik Desteği Programı ile başvuran engelli vatandaşlara şu yardımlar yapılacak:

İşletme kuruluş desteği:

Üst limiti 3.000 TL olup işletmenin kuruluşu için harcanacak kaynağı kapsar. Kuruluş dönemi makine, teçhizat, yazılım ve ofis donanımı desteği: İşletmenin kuruluşundan itibaren 12 ay içinde alınacak makine, teçhizat ve donanım için geri ödemesiz olarak maksimum 15.000 TL olarak verilir.İşletme giderleri desteği: İşletmenin kuruluşundan itibaren 24 ay için kullanılabilecek bu destek her ay 1.000 TL olacak şekilde geri ödemesiz olarak kullanılır. Bu desteğin üst limiti 12.000 TL’dir.Sabit yatırım desteği: Teminat karşılığı geri ödemeli olarak verilen bu desteğin üst limiti 70.000 TL’dir. İşletmenin gelişmesi için her türlü harcamalarda kullanılabilir.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin projeyi şu sözlerle değerlendirdi:

2013 yılında girişimci müteşebbis, kendi işini kuran engellilerimizle de beraber olacağız. Bir sonraki yılda bu başarı hikâyesini sizlerle paylaşacağız. Kalkınmayı sağlayabilmek için vatandaşlarımız arasındaki adaleti sağlamamız, hak temelli bir yaklaşım ile engelli engelsiz ayırt etmeksizin yolumuza devam ediyoruz.

Gönüllü Koçlar (Mentor) Aranıyor

Girişimcilik Engel Tanımaz projesi için gönüllü koçluk (mentorlük) yapmak istiyorsanız buradaki formu doldurarak İTO ile iletişime geçebilirsiniz. Diğer illerdeki okurlarımız kendi illerinin ticaret odaları ve KOSGEB Müdürlükleri ile iletişime geçebilirler.

Girişimcilik Engel Tanımaz projesi ile ilgili KOSGEB duyurusunu buradan okuyabilirsiniz. Engelliler için iş sermayesi sağlayacak olan “Girişimcilik Engel Tanımaz” projesine başvurmak isteyen engelli vatandaşlarımız Başvuru Sayfasından online olarak başvurularını yapabilirler.

Proje çalışmaları için; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na ve ilgili müdürlüklerine ( Özürlü ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve KOSGEB ) sorumluluklarını yerine getirdikleri için takdir ediyoruz. Bu tip projeler daha fazla artmalı ve destek sistemleri daha da rayına oturturmalı.

Haberimizi engelli okurlarımız ve çevresinde engelli akrabası/arkadaşı/dostu olan okurlarımız başta olmak üzere, paylaşmanız dileğiyle tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

İdris Cin / Girişim Haber

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!


TRPE Capital'den Girişimci Üniversiteli Kız Öğrencilere Burs!

$
0
0

Özel Sermaye yönetimi firması TRPE Capital, Girişimci Kız Öğrencileri desteklemek amacıyla, 5 yıl içinde toplam 250,000 TL kaynak kullanmak üzere hazırladığı R-Scholars Burs programını başlattı. R-Scholars, Türkiye’de girişimci olmak isteyen üniversiteli kız öğrencileri destekleyen ve onları girişimciliğin koşullarına hazırlayan bir program.

TRPE Capital şirket ortaklarından Refiye Yazıcı programı şöyle anlatıyor;

“R-Scholars programının adı, şirket ismimizde R harfi ile simgelenen Sorumluluk kelimesinden gelmektedir”.   Aynı zamanda Türkiye’deki özel sermaye yönetim firmalarındaki ilk kadın kurucu  ortak olan Yazıcı, şöyle devam etti  “TRPE Capital olarak biz, Türkiye’nin geleceğinde kadınların girişimciler olarak çok önemli bir güce sahip olduklarına inanıyoruz. Girişimcilik özel bir vizyon, sonsuz enerji ve tam adanmışlık gerektirir. R-Scholars programını Türkiye’nin parlak kadın girişimcileri için bir gelecek yaratmak ve girişimciliğe adanmış genç kalpler ile zihinleri desteklemek amacıyla yarattık.”

R-Scholars programıüç alanda destek vermeyi amaçlıyor: Mali Yardım:  Katılımcılar okul, yurt, yemek veya diğer okul ihtiyaçlarını karşılamak üzere bir burs hakkına sahip olurlar.  (Her takvim yılı için toplam 3000 TL); Yaz Stajı, katılımcılar için TRPE Capital bünyesinde veya yatırım yaptığı şirketlerden birinde yaz stajı fırsatı oluşturulur; ve Öğrenci Girişimci Hazırlık Programı, katılımcılar TRPE Capital bünyesinde 4 haftalık (girişimcilik iş planlarını detaylandırmak amacıyla) bir programı tecrübe edebilirler.

İlgilenen adaylar, R-Scholars ( www.r-scholars.com ) websitesinden başvuru yapabilirler.  Programın ilk katılımcıları 28 Şubat 2013 tarihinde açıklanacak.

TRPE Capital Hakkında

TRPE Capital bağımsız bir özel sermaye yöneticisi firmadır. TRPE Türkiye’de hızla büyüyen yenilikçi firmalara yatırım yapmayı hedeflemektedir. Şirket yatırımlarını Sağlık, Teknoloji ve telekommünikasyon, İş hizmetleri, Gıda ve ambalaj olmak üzere 4 ana sektörde odaklamış.

Daha fazla bilgi için lütfen www.trpecapital.com websitesini ziyaret ediniz veya aşağıdaki iletişim bilgilerinden Refiye Yazıcı ile iletişime geçiniz.

refiye.yazici@trpecapital.com, 0 212 323 0021, 0 532 596 7562

Haberimizi üniversiteli girişimci kız öğrenciler başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

Yurtdışından Kültürel Girişimciliğe Güzel Bir Örnek

$
0
0

Katalan Devlet Demiryolları, Ulusal Okuma Planı çerçevesinde, okur-yazarlığı geliştirmek adına, trenlerde kitapların ilk bölümlerinin indirilebildiği posterler yerleştirdi. Hollanda’nın VertragingsApp uygulamasıyla, abonman sahiplerine, kısa yolculuk süresince kısa hikayeler sunma çabasına tanık olmuştuk. Şimdi de Katalan Devlet Demiryolları, İspanya Ulusal Okuma Planı çerçevesinde, vatandaşlarının iyi kitaplara alışkanlıklarını sağlamak için trenlerde, popüler romanların ilk bölümlerinin olduğu QR kodlarına yer veriyor.

13 Nisan’da, demiryolu hizmetleri, yayıncı Random House ile bir araya gelerek, Valles Oriental ve Baiz Llobregat arasında seyahat eden 10 merkezi taşıma vagonlarının dışına posterler yerleştirdi. Her poster, yolcuları ‘okuyan tren’ uygulamasına katılması için teşvik ediyor ve içeri girildiğinde bu kez içerdeki posterler, yolculara ilk bölümlerini QR kodu olarak indirip okuyabilecekleri 40 kitap seçeneği sunuyor

El Periodico’ya göre, listede Ildefonso Falcones, Jorge Luis Borges and Gabriel Garcia Marquez, gibi İspanya edebiyatındaki yazarlar yanında, John Le Carré ver Umberto Eco gibi dünya edebiyatının önde gelen yazarlarının çevirileri de bulunuyor. Proje iki ay boyunca sürdürülecek ve 2016 yılına kadar yılda 3 kez tekrar edilerek. Diğer yayın evlerindeki hacmin artması da bekleniliyor.

Bu proje, tren hizmetini kullanan vatandaşların kültür düzeyini geliştirmenin yollarını aramanın yanında, yolcular seyahatleri boyunca iyi vakit geçirirken, edebiyat çalışmalarının reklamını yapmayı da sağlıyor.

İş Fikirleri ve Fırsatları kaynaklı, kültürel girişimciliğe güzel bir örnek olan haberimizi; başta TCDD, kamu kurumlarımız, sivil toplum örgütlerimiz ve sosyal girişimcilerimiz olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

İSKAP: Sokak Köpekleri İçin Bayat Ekmek Kumbarası Girişimi

$
0
0

Konya'da hayvan sever demirciErgin Girgin, sokak köpeklerinin aç kalmaması ve bayat ekmeklerin de israf olmaması için 'iskap' adını verdiği bayat ekmek kumbarası yaptı.

Atölyesinin arka bahçesinde sokak köpekleri için barınak yapan, özellikle şiddete uğramış köpeklerin tedavi ve bakımlarını yaptıktan sonra serbest bırakan Ergin Girgin, bu kez de sokak köpeklerinin aç kalmaması için bir proje geliştirdi.

Girgin, aldığı girişimcilik eğitimiyle geliştirdiği bu projesinde kendi atölyesinde bayat ekmeklerin bırakılacağı, israf kabından kısaltarak ’İskap’ adını verdiği bayat ekmek kumbarası üretti.

Kumbaraları atölyenin çevresindeki sokaklara bırakan Girgin, "Bayat ekmek kumbarası sayesinde hem sokak köpekleri aç kalmayacak, hem de bayat ekmekler israf olmayacak. Çünkü Türkiye’de günde 10 milyon ekmeğin çöpe atıldığı öne sürülüyor. Konya’da da bu rakamın fazla olduğunu düşünüyorum." dedi.

Ürettiği ekmek kumbaralarını sosyal projeleri kapsamında belediyelerin de satın aldığını belirten Girgin, şunları söyledi:

"Şu an Konya Selçuklu Belediyesi kumbaralardan aldı ve kentin farklı noktalarını konuşlandırdı. Bunun yanı sıra internet üzerinde gönüllü hayvan severlere kumbaranın satışını yapıyorum. Kumbaraya üsten bayat ekmek atılıyor. Alttaki gözden de köpek gelip alıyor. İlk etapta ekmek için kumbara yaptım ama atık yemekler içinde yapacağım. Hatta atık yemeklerin yaz aylarında çevreye koku yaymaması için bir sistem geliştireceğim."

Proje ilgili daha fazla bilgi edinmek ve gelişmeleri takip etmek için Facebook sayfasını beğenebilir, Twitter profilini takibe alabilirsiniz.

DHA kaynaklı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyor, Ergin Girgin'i İSKAP projesi için tebrik ediyoruz. Umarız bu sosyal girişim, benzer ve farklı alanlarda uygulanmak üzere tüm ülkemizeörnek bir proje olur.

İdris Cin / Girişim Haber

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

Türkiye'nin Yeni Sağlıkçı Sosyal Girişimcileri Aranıyor!

$
0
0

Sağlık alanında öncü çözümler sunan sosyal girişimciler daha fazla sağlık için desteklenecek! Sağlık alanındaki sorunlara çözümler sunan sosyal girişimcilerin desteklenmesini sağlayan Daha Fazla Sağlıkprojesi için 2013 yılının yeni adayları aranıyor. Desteklenecek girişimci projelerin seçiminde yenilikçilik, yaratıcılık, girişimcilik, sosyal etki ve etik doku kriterleri göz önünde bulundurulacak.

İlaç firması Boehringer Ingelheim ile sosyal girişimci ağı Ashoka, sağlık alanında dönüşüm sağlanabilmesi için sosyal girişimciliğin desteklenmesine önem vererek üç yıldır küresel bir işbirliği sürdürüyor.

Daha Fazla Sağlık (Making More Health) projesi kapsamında sağlık alanında toplumsal sorunlara öncü çözümler getiren sosyal girişimciler destekleniyor.  2013 yılında da tüm hızıyla devam eden proje için yeni sosyal girişimciler aranıyor! Bu yıl, dünya çapında seçilecek kişiler arasında Türkiye’den de en az bir sosyal girişimcinin yer alması hedefleniyor.

Boehringer Ingelheim'ın 125’inci kuruluş yılında sağlık sektörünün geleceğini şekillendirmek ve dönüşüm yaratmak amacıyla hayata geçirdiği ve bu yıl üçüncü yılındaki proje kapsamında, Türkiye’den de en az bir girişimci seçilecek ve tüm dünyada toplam 50 sosyal girişimci desteklenecek. Titiz bir seçim süreci sonunda belirlenecek sosyal girişimcilere maddi desteğin yanında halkla ilişkilerden stratejik danışmanlığa, kurumsal gelişimden etkinlik organizasyonuna kadar birçok profesyonel alanda da destek verilecek. 2013 yılında Türkiye’den seçilecek bir sosyal girişimciye üç yıl boyunca 110 bin dolarlık maddi destek, verilecek.

Toplumsal dönüşümde önemli bir araç: Sosyal Girişimcilik

Sosyal girişimcilik, toplumun önde gelen sorunlarına yenilikçi çözümler getirmek ve sağlık alanında dönüşüm yaratabilmek için önemli bir araç. Sosyal girişimciliğe en çok önem veren ilaç firmalarından Boehringer Ingelheim, kaliteli sağlık hizmetlerine erişimi sağlayan, dezavantajlı toplulukları hedef alan veya bireyleri yerel sağlık sorunlarıyla baş etme konusunda güçlendiren girişimci projeleri önemsiyor ve sağlam bir şekilde devam ettirilebilmesi için destek oluyor.

2012 yılında Daha Fazla Sağlık projesi kapsamında Türkiye’den Ruh Sağlığında İnsan Hakları Derneği’nin (RUSİHAK) www.rusihak.org kurucu üyesi Şehnaz Layıkel desteğe layık görüldü.  Layıkel'in girişiminin temelinde, zihin ve ruh sağlığı alanında uluslararası standartların hayata geçirilmesini sağlamak ve bu alanda sorun yaşayan bireyleri hayata katılımlarını güçlendirmek yer alıyor.

Proje hakkında daha detaylı bilgi almak ve katılım için www.makingmorehealth.org ziyaret edebilirsiniz.

Boehringer Ingelheim Hakkında:

Boehringer Ingelheim, dünyanın önde gelen 20 ilaç şirketinden biridir. Genel merkezi Almanya’nın Ingelheim kentinde bulunan şirket, dünya genelinde 145 iştiraki ve 44.000’den fazla çalışanı ile faaliyet göstermektedir. Aile şirketi olarak kurulduğu 1885 yılından bu yana kendini insan ve hayvan ilaçları için yüksek tedavi değeri olan yepyeni ürünlerin araştırma, geliştirme, üretim ve pazarlamasına adamıştır. Bu bağlamda, 2011 yılında Boehringer Ingelheim, net satışı olan 13.2 milyar €’nun yaklaşık %23.5’ini en büyük iş segmenti olan Reçeteli ürünler alanında ARGE faaliyetlerine ayırmıştır.

Sosyal sorumluluk konusunda üzerine düşen görevi yerine getirmek Boehringer Ingelheim kültürünün önemli bir parçasıdır. Sosyal projelere olan bağlılık ve tüm çalışanlarını önemseme, saygı, eşit fırsatlar, kariyer ve aile yaşamı arasındaki denge ortak işbirliğinin temelini oluşturmaktadır. Çevre koruması ve sürdürülebilirliği Boehringer Ingelheim’in girişimlerinde her zaman ana odak noktası olmuştur.

Ashoka Hakkında:

Dünyanın ilk ve en geniş sosyal girişimci ağı Ashoka, günümüzün acil toplumsal sorunlarına sistematik ve kalıcı çözümler getiren sosyal girişimcileri buluyor, onları maddi ve manevi destekleyerek potansiyellerini gerçekleştirmelerini ve çözümlerini yaygınlaştırmalarını sağlıyor. Ashoka, toplumsal değişimin katalizörleri olan bu bireylere 30 yıldır ev sahipliği yapıyor; bugün 70 ülkede 3000 sosyal girişimciyi  kamu, özel sektör ve sivil toplum liderleriyle buluşturuyor. Ashoka üye seçimlerinde son derece titiz ve kapsamlı, çok aşamalı bir seçim süreci uyguluyor. Üye seçimlerini saatler süren bireysel görüşmeler ile yerel ve uluslararası uzmanların katılımıyla oluşan jüriler gerçekleştiriyor. Ashoka 70 ülkede aynı yüksek standartları uyguluyor.

Ashokaüyeleri İnsan Hakları, Ekonomik Kalkınma, Çevre, Sağlık, Öğrenme / Gençlik ve Vatandaş Katılımı gibi çeşitli alanlarda sistematik ve uzun vadeli sosyal değişim sağlıyorlar. Daha detaylı  bilgi için: www.turkey.ashoka.org adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi, sağlık sektöründe faal olan girişimcilerimiz ve sosyal girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

Susuz Bir Gezegenin Geleceği İçin Girişimci Çözümler

$
0
0

Teorik olarak dünyalıların su tüketiminin sürdürülebilir olması gerekiyor, oysa bazı vakalarda daha şimdiden çizgi aşılmış ve bu kaynaklar kurutulmuş durumda. Birleşmiş Milletler 2050 yılına gelindiğinde dünya nüfusunun yüzde 60'ından fazlasının içmek ve yemek yapmak için gerekli temiz suya erişemeyeceğini tahmin ediyor.

Canınız istediği zaman bir bardak soğuk ve temiz suya erişmek için herhangi bir musluğun başına gitmeniz yeterli olduğu müddetçe; 21’inci yüzyılın en büyük iş fırsatlarından birinin ve ayrıca şirketlerin topluma olan borçlarını geri ödemenin en iyi fırsatlarından birinin de temiz içme suyu arzında yattığına inanmak çok güç olabilir.

Oysa geçtiğimiz son yüzyıl içinde global nüfus dörde katlanırken suya olan global talep ise altı katına çıkmış. Şayet bu trend devam edecek olursa bizim elimizdeki mevcut kaynaklar ve altyapı ile talebi karşılayacak kadar su arzını temin etmek imkansız bir hal alacak. Her ne kadar global su endüstrisi bir hayli çeşitlenmiş ve sermaye tahsisi bakımından petrol, benzin ve elektrik endüstrileriyle eşit seviyede olsa da, henüz yeterince özel sermaye çekememekte.

Bolluk Algılaması

Bugün müteşebbisler (girişimciler) ve iş dünyası liderleri için bu işe girmenin tam vakti. Zira bu meydan okumalara yönelik yaratıcı çözümler bulmak için sadece muhteşem politik liderlik ve inovasyoncu araştırmalar değil, aynı zamanda iş dünyasının kendi kendini dönüştürmesi de gerekiyor.

Bolluk algılaması sadece bir illüzyondan ibaret olarak görülüyor. Dünyadaki temiz suların çoğu bugün ya kutuplardaki buz tabakalarının altında donmuş, ya derinlerde toprağın altında sıkışmış, ya da göllerin altında erişilemez durumda. İnsanların içmelerine ve kullanmalarına uygun olan temiz su miktarı bunların içinde sadece % 1'dir. Bel bağlanan göller, nehirler, su havzaları ve yeraltı suları gibi su kaynaklarının çoğu yağmur ve kar yağışı ile yemleniyor.

Kuruyan Kaynaklar

Eğer kendi toplumunuzda ya da topluluğunuzda bir fark yaratmak peşinde koşan bir girişimciyseniz o zaman bu sizin için asla göz ardı edilemeyecek bir sektör. Ona bunca insan ihtiyaç duyarken ve her bölgede farklı farklı meydan okumalar söz konusuyken, bu alanda inovasyon yapmanın sınırsız imkanları olması gerekir. Yani suyun arzında, dağıtımında, geri kazanımında ve arıtılmasında yepyeni ve çok daha iyi araçlar gerekiyor. Suyun israf edilmemesiyle ilgili geniş alanlar yelpazesi;insanların sabah çaylarını nasıl demlediklerinden, şirketlerin ürünlerini nasıl imal ettiklerine kadar çok geniş.

Dev Yatırımlar

Bu piyasaya girecek girişimciler kendi stratejilerini planlarken uzun vadeli bir bakış açısı benimsemeliler. Çünkü yeni ve etkin su dağıtımı ürünlerine uzunca bir süre sonra talep geleceğinden kesinlikle emin olunabilir. Bu endüstrideki mevcut tahminlere göre, sektörde şu anda yılda 450 milyar dolar civarında bir gelir üretiliyor.

Virgin’de yapılan analizlere göre, Çin ve Hindistan gibi hızlı büyüyen ülkelerle birlikte dünya genelinde bu kaynağa yapılan harcamaların önümüzdeki 25 yıl boyunca sürekli artarak yılda 1 Trilyon Dolar'a ulaşması bekleniyor.

Su Filtresi

Mevcut meydan okumalardan biri de; bir şirketin suyu çok düşük veya sıfır maliyetle dağıtabilmesini sağlayacak yeni bir ödeme modeli bulmakta yatıyor. Neyse ki bu sektörde kamu-özel sektör ortaklıklarının çok uzun bir mazisi var. Kipkirli sudan bile içilebilir su haline getiren inovasyoncu bir su filtresi olan Lifestravv’un İsviçreli imalatçısı Vestergaard Frandsen (VF) tarafından geliştirilmiş modelde; Kenya hükümeti ile işbirliği yaparak çalışan VF bugün 4 milyon kişiye tüm ailelerinin kullanımına yetecek kadar su filtresini, sivrisinek cibinliklerini ve AIDS testlerini ücretsiz olarak sunmakta.

Bu şirket aynı zamanda yaklaşık üç yılda bir aşınan su filtrelerini de ücretsiz olarak yenisiyle değiştirmekte. Lifestraw kullanıcılan artık eskiden olduğu gibi sularını kaynatıp çevre kirliliğine ve atmosfere karbon salmına katkıda bulunmadıkları için VF, karbon kredileri alıyor ve sonra bunları çevre kirliliği yaratan şirketlere satarak para kazanıyor.

Deniz Suyu Arıtma

Virgin’de, Karayipler ve Amerika'nın her yerinde su tesisleri tasarlayan, inşa eden, kuran ve işleten bir deniz suyu arıtma şirketi olan Seven Seas Waterı destekleyen Yeşil Fon’u ile ayak baş parmağını suya batırdı. Buradaki hedef; düşük maliyetli, güvenilir ve sürekli bir su arzı sağlamak. Deniz suyunu arıtma işi su endüstrisindeki nişan alanlardan birisi olarak nitelendirilir, ancak tıpkı diğer pek çok alanda olduğu gibi inovasyon bakımından sınırsız fırsatlar sunar. Bu alanda kullanılan teknolojilerin çoğunun ya modası geçmiştir ya da verimsiz olarak değerlendirilmiştir. Yakın bir geçmişe kadar tuzlu sudan içilebilir su üretmek için gerekli sırf enerji maliyetleri bile bu işten kazanılan paranın üzerindeydi. Herne kadar teknolojik ilerlemeler bugün bu durumu değiştirmiş olsa da, deniz suyu arıtma şirketleri halen daha ekonomik ve daha enerji tasarruflu süreçler geliştirmek için birbirleriyle kıyasıya bir rekabet içindeler.

İsraftan Kaçınmak

Bu türden etkinlik arayışları aslında her endüstriden bütün şirketler için çok önemli. Şirketler büyümeye ve gelişmeye devam etmek istiyorlarsa; bizim de kendi gezegenimizdeki kaynaklarla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor.

Bu işe başlamak için şirketlerde ki her bir sürece dikkatlice bakılmalı ve sorulmalı: Biz burada nasıl israftan kaçabilir, nasıl yeniden kullanabilir ve nasıl geri kazanabiliriz? Bu sayede sadece karbon ve su ayak izleri azalmakla kalmayacak, aynı zamanda paradan da tasarruf edilmiş olacak.

Bir yandan gezegenimiz korunurken diğer yandan da refah üretmenin yeni bir yolunu keşfetmenin bugün tam zamanı. Ekonomik büyüme demek; aynı zamanda herkese yetecek kadar temiz hava, temiz su ve gıda üretmek demek. Bu ölçekte bir değişim için bu işe herkesin dahil olması gerekiyor.

Peki, susuzluğa çözüm için; sizin önerileriniz, fikirleriniz, girişimleriniz neler?

Capital Dergisi kaynaklı alıntı haberimizi, duyarlı girişimcilerimiz, duyarlı okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

İdris Cin / Girişim Haber

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

2013 Yılı Sosyal Girişimcisi Olarak Ülkemizden Bedriye Hülya Seçildi!

$
0
0

Schwab Vakfı, Dünya Ekonomik Forumu ve diğer paydaşları ile 2013 yılı sosyal girişimcisi olarak Türkiye’den b-bit Kurucu Ortağı Bedriye Hülya’yı seçti. b-fit; Türkiye’de kadın girişimcileri desteklemek, kadın istihtamını artırmak, her yaştan ve gelir grubundan kadına spor yapma fırsatı sunmak için çalışan bir sosyal girişim modeli.

Her yıl dünyanın çeşitli bölgelerinde fark yaratan sosyal girişimcileri seçen vakfın bu yılki sosyal girişimcileri 15 Şubat 2013 Cuma günü açıklandı. Kurduğu b-fit sistemi ile Türkiye’de 7 yılda; 47 ilde 250’ye yakın kadına girişimci olma imkanı tanıyan, 500’ün üstünde kadına ise istihdam sağlayan ve 150 bin kadına spor yapma fırsatı sunan Bedriye Hülya, Schwab Foundation tarafından yılın sosyal girişimcisi seçildi.

Schwab Vakfı, Dünya Ekonomik Forumu ve diğer paydaşlar ile yakın işbirliği içinde dünyanın durumunu iyileştirmek küresel, bölgesel ve endüstriyel gündemler şekillendirmede çalışmalar yürütmektedir. Bu amaçla sürdürülebilir sosyal projeler üretenleri ve Dünya’nın çeşitli sorunlarına yenilikçi çözümler getiren kişileri destekleyen Schwab Foundation,  daha önce Türkiye’de 3 ismi bu ödüle layık görmüştü.
Bedriye Hülya, spora erişim ve girişimciliği araç olarak kullanarak Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliği, kadınların ve genç kadınların eğitimi, güçlendirilmesini teşvik ettiği sistemle geçtiğimiz yıl da Dünya’daki 3000 Ashokaüyesinden biri olmuştu.

b-fit Hakkında:

2006 yılında her yaş ve gelir grubundan kadına spor yapma alışkanlığı kazandırarak daha sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürdürmelerini sağlamak amacıyla kurulan b-fit, bugün tüm Türkiye’de 216 merkezi ile 150’binden fazla üyesine hizmet veriyor.

Bir sosyal girişim olan b-fit; kadın girişimciliğini destekleyerek, kadınlara istihdam yaratarak ekonomik hayattaki güçlerini artırmayı hedefliyor. Bu nedenle franchising sistemiyle büyüyen b-fit markasında francisee’ler kadınlardan oluşuyor.  Detaylı Bilgi İçin: www.b-fit.com.tradresini ziyaret edebilirsiniz.

Schwab Vakfı Hakkında:

Schwab Vakfı, Dünya Ekonomik Forumu ve diğer paydaşlar ile yakın işbirliği içinde dünyanın durumunu iyileştirmek küresel, bölgesel ve endüstriyel gündemler şekillendirmede çalışmalar yürütmektedir.  Detaylı bilgi için: www.schwabfound.org adresini ziyaret edebilirsiniz.

Bedriye Hülya'yı başarılı girişiminden dolayı tebrik ediyor, haberimizi başta kadın girişimcilerimiz olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

Çevreci Türk Şirketleri Avrupa'da Rekabet İçin Gün Sayıyor!

$
0
0

Avrupa Komisyonu tarafından Avrupa Birliği’ne üye 27 ülke ile üyelik müzakerelerini yürüten Hırvatistan ile Türkiye’de verilen ‘Sürdürülebilirlik için Inovasyon-Avrupa Birliği Çevre Ödülleri’nin Türkiye Programı’na katılım heyecanı yakında başlıyor.

Küçük ve orta ölçekli işletmelerin şansının da yüksek olduğu ödüller, işletmelerde sürdürülebilirlik çalışmalarının yaygınlaştırılmasını sağlamak için inovasyonun teşvik edilmesini hedefliyor.

İşletmelerde sürdürülebilirlik çalışmalarının yaygınlaştırılmasını sağlamak için inovasyonun teşvik edilmesini hedefleyen ‘Sürdürülebilirlik için Inovasyon-Avrupa Birliği Çevre Ödülleri’nin Türkiye Programı’nda 2013-2014 dönemi heyecanı başlıyor.

Türkiye Programı REC Türkiye ile TÜSİAD işbirliğiyle düzenlenen ‘Sürdürülebilirlik için Inovasyon-Avrupa Birliği Çevre Ödülleri;’ ‘yönetim’, ‘ürün’, ‘süreç’ ve ‘uluslararası işbirliği’ olmak üzere dört kategoride verilirken Türkiye ödül sürecine 2006 yılından beri katılıyor.

Avrupa Komisyonu tarafından Avrupa Birliği’ne üye 27 ülke ve üyelik müzakerelerini yürüten Hırvatistan ile Türkiye’de verilen ödüller, çevre dostu yönetim anlayışı, uygulama ve ürünlere öncülük eden işletmelerin başarılarını takdir etmek ve diğer kurumların bu anlayışı benimsemelerini desteklemek amacıyla iki yılda bir sahiplerini buluyor.

Küçük ve Orta ölçekli İşletmelerin Şansı da Yüksek!

Sürdürülebilirlik için Inovasyon-Avrupa Birliği Çevre Ödülleri’nin Avrupa jürisinde dört dönemdir Türkiye Programı jüri üyesi olarak görev yapan, iki dönem jüri başkanı olan aynı zamanda Avrupa jürisinde de yer alan Şeyda Keskin, ödül süreci ile ilgili bilgi verirken özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin şansının daha çok olduğunu ve bugüne kadar bu ölçekte ödülleri Avrupa’da kazanan çok sayıda şirket bulunduğunu açıkladı.

Yönetim, ürün ve süreç kategorilerinde bugüne kadar aralarında Erdemir, Arçelik, Ford Otomotiv, Enerjisa, Kros Teknolojik Ürünler A.Ş. gibi Türk kuruluşlarının ödül kazandığını hatırlatan Keskin, bu sürece katılmanın ve Avrupa Birliği’nin yaklaşımlarını benimsemenin çok önemli olduğunu vurguladı. Keskin, “Kabul etsek de etmesek de Avrupa Birliği uyum yasaları, değişen çevresel, ekonomik ve toplumsal şartlar  hepimizi çevre konusunda Avrupa Birliği’nin stratejilerine uymaya zorluyor” dedi.

Geleceği Görmek Yeterli!

Avrupa Birliği 2020 stratejisinin ‘Akıllı Büyüme: Bilgiye ve İnovasyona dayalı bir ekonomi’, ‘Sürdürülebilir Büyüme: Kaynaklarını verimli kullanan, daha yeşil ve daha rekabetçi bir ekonomi’ ve ‘Kapsamlı Büyüme: Yüksek istihdam sağlayarak sosyal ve bölgesel uyumu destekleyen ekonomi’ olmak üzere üç temel hedef belirlediğini aktaran Şeyda Keskin, şunları söyledi:

“Belirlenen bu temel hedeflerin hayata geçirilmesi için Avrupa Komisyonu‘kaynakları verimli kullanan bir Avrupa  vizyonu tanımlayarak inovasyona dayalı sürdürülebilir işletme anlayışı benimsemiş şirketlerin ödüllendirilmesinin gereğini ortaya koyuyor.  Bu süreçte yer almak veya bunu öğrenmek için büyük ölçekli bir kuruluş olunmasına gerek yok sadece geleceği görmek yeterli. Avrupa ödül sürecinde incelediğim dosyalardan büyük çoğunluğu küçük ölçekli kuruluştu. Bu stratejilere yönelik karar almadıkça rekabet şansı yakalamak ve sürdürülebilir bir şirket olmak çok zor.”

‘Sürdürülebilirlik için Inovasyon-Avrupa Birliği Çevre Ödülleri’ 2013-2014 Türkiye Programı için müracaatların çok yakında başlayacağını da hatırlatan Keskin, katılım şartlarının REC Türkiye’den öğrenilebileceğini sözlerine ekledi.

Avrupa Birliği Çevre Ödülleri Hakkında: Avrupa Birliği Çevre Ödülleri‘yönetim’, ‘ürün’, ‘süreç’ ve ‘uluslararası işbirliği’ olmak üzere dört kategoride verilirken Türkiye ödül sürecine 2006 yılından beri katılıyor. Türkiye’de kendi kategorisinde başarılı olan kuruluşlar  Brüksel’e gönderiliyor. Tüm Avrupa’dan gelen kuruluşlar arasında değerlendirilip bu ödülün sahibi oluyor.

Detaylı bilgi için www.abcevreodulleri.org adresini ziyaret edebilir, aşağıdaki iletişim bilgileriyle CitiPR'dan Derya Aslan ile iletişime geçebilirsiniz.

Tel: 0216 411 06 88 /  Mobil: 0532 261 64 35

Haberimizi çevreye duyarlı KOBİ'lerimiz, şirketlerimiz ve girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!


Meslekleri Yoktu, UMEM İle Kendi İşlerinin Patronu Oldular!

$
0
0

UMEM (Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri) Beceri’10 Projesi kapsamında Konya’da kursunu başarıyla bitiren iki kişi kendi işlerinin patronu oldu. Meslekleri yoktu, ama şimdi girişimci oldular.

Daha önce bir mesleği olmayanİbrahim Koç ve Yasin Kuru, 2012 yılında UMEM Plastik Enjeksiyon Kalıplama Makinesi Operatörlüğü kursuna kaydoldu. Kursiyerler kurslarını başarıyla tamamladıktan sonra, ortaklık kurarak kalıp parlatma üzerine işyeri açtılar.

Konya Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, iki ortağı işyerlerinde ziyaret etti ve “asla doğru yoldan sapmayın” tavsiyesinde bulundu. Kendi iş yerlerini açan gençler ise, UMEM’in hayatlarını değiştirdiğini ifade ederek, mesleği olmayanlara mutlaka bu kurslara katılmaları çağrısında bulundular.

Ziyaretinde Türkiye’nin girişimci insanlara ihtiyacı olduğunu ifade eden Büyükhelvacıgil,İbrahim Koç ve Yasin Kuru’ya başarılar diledi. Genç ortaklara tavsiyelerde bulunan Büyükhelvacıgil, “Bereket bir ve beraber olabilmektedir. Ortaklık kültürünün yaşayabilmesi için ortağınıza daima ‘buyur kardeşim sen önden geç’ demelisiniz. Biz her şeyin emanetçisiyiz. Öyleyse ticarette, asla doğru yoldan sapmayın. En büyük servetiniz, itibarınızdır. Güven duyulacak bir müessese, itibarlı bir insan olmak çok önemli” dedi.

“Sektörünüzdeki duayenlerin tecrübelerinden mutlaka yararlanın, büyüklerle istişare etmekten asla çekinmeyin” tavsiyesinde bulunan Büyükhelvacıgil, Konya Sanayi Odası’nın her zaman yanlarında olduğunu söyledi. Mesleği olmayan gençlerin UMEM’e daha fazla ilgi göstermelerini isteyen Büyükhelvacıgil, proje kapsamında bugüne kadar 73 meslek kursu açıldığı, bu kurslardan mezun olan 416 kişinin işe yerleştirildiği bilgisini verdi.

UMEM’de meslek sahibi olan genç girişimci İbrahim Koç ise, kendilerine destek veren Konya Sanayi Odası’na, UMEM’deki öğretmenlerine teşekkür etti. Koç, “Sanat öğrendik, işimizi severek yapıyoruz. Bir şeyler üretmek çok güzel bir duygu. Yapılan işi gördükten sonra işimize daha büyük zevkle sarılıyoruz” dedi.

Yazar Yorumu: Girişimcilikte başarı için ya belli bir alanda tecrübe/meslek sahibi olmak gerekiyor ya da bu gereklilikleri baskılayacak/yönetecek liderlik vasıflarına sahip olmak gerekiyor. Eğer liderlik vasıflarınız yoksa, bir de belli bir meslek dalında bilgi sahibi değilseniz, kısacası vasıfsızsanız girişimci olmanız çok zor. Mümkün değil diyemem ama çok çok zor. Bu sebeple; UMEM BECERİ projesini vasızsız ama girişimci olmak isteyen okurlarımız için önemsiyorum. Bu tip okurlarımızın ve vatandaşlarımızın önce birer meslek sahibi, akabinde de kendi işlerini kuran birer girişimci olmaları çok da zor değil. Çünkü ilgili devlet organları bu yolun önünü UMEM BECERİ Projesi gibi projelerle açmış durumda.

UMEM BECERİ'10 projesi hakkında detaylı bilgi için Nedir? sayfasını incelemenizi, diğer tüm detaylar için www.umem.org.tr web adresini incelemenizi muhakak tavsiye ediyor, örnek niteliğindeki bu haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

İdris Cin / Girişim Haber

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

Sosyal Değişim Laboratuvarı Sosyal Girişimcileri Bekliyor!

$
0
0

Özyeğin Üniversitesi, TOG ve JP Morgan ortaklığı ile kurulan Sosyal Değişim Laboratuvarları, sosyal girişimci olmayı isteyen adaylara hayallerindeki sosyal girişimleri gerçeğe dönüştürmek için  gerekli bilgi ve donanımı sağlamayı hedefliyor. Amaç; harika fikirlerin harika şirketlere dönüşmesine önayak olarak, içinde yaşadığımız toplumda olumlu sosyal değişimler oluşturabilmek.

Sosyal Değişim Laboratuvarları, aralarında girişimcilerin, şirketlerin, STK’ların ve devlet kurumlarının da bulunduğu bütün paydaşları aynı çatı altında buluşturup onların deneyimlerinden yararlanarak, Türkiye’de ölçeklendirilebilir, sürdürülebilir, yüksek etki sahibi sosyal girişimler kurmak için verimli bir platform sunmayı hedefliyor.

Sosyal Değişim Laboratuvarları, önemli toplumsal sorunları çözme hedefiyle yola çıkmış, toplumsal bir iş modeline sahip, Türkiye odaklı sosyal girişimcilik fikirleri aramaktadır. Her bir dönemde 10 fikir/ekip kabul edilecek.

Seçim komitesi, ekipleri & fikirleri seçerken, önem derecesine göre sırasıyla aşağıdaki kriterleri göz önünde bulundurur:

  • 18-35 yaş arası gençler olması
  • Takımın uzmanlığı ve iş fikrini hayata geçirme potansiyeli
  • Takımın gerekli sosyal girişimcilik niteliklerine ve tutkusuna sahip olup olmadığı
  • Takımın ele aldığı toplumsal sorunun büyüklüğü ve önemi
  • Fikrin uygulanabilirliği ve ölçeklenebilirliği

Hızlandırma programına kabul edilen bütün fikirler, bağlayıcı bir anlaşma imzalayarak Bootcamp’in tamamına katılmayı ve iki aylık program sonucunda finansman ve kuluçka için seçilirlerse teklif ettikleri sosyal girişimi başlatmayı kabul eder.

Sosyal Değişim Laboratuvarı hakkında ayrıntılı bilgi için www.sosyaldegisimlab.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Son başvuru tarihi 20 Mart 2013 olarak belirtilen Sosyal Değişim Laboratuvarı Tanıtım Toplantısı 12 Mart 2013'de 18:30-20:30 saatleri arası Özyeğin Üniversitesi Altunizade Kampüsünde yapılacak.

Sosyal Değişim Laboratuvarı tanıtım toplantısında Schwab Vakfı’nın 2013 Yılı Sosyal GirişimcisiBedriye Hülya kendi girişimcilik macerasını paylaşacak.

SİM kaynaklı alıntı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

BİLGİ "2013 Genç Sosyal Girişimci Ödülleri" Sahiplerini Buldu!

$
0
0

BİLGİ Genç Sosyal Girişimci Ödülleri’nde projeleri başarılı bulunan 10 finalist 14 Mart 2013 tarihinde gerçekleştirilen törenle ödüllerini aldı. İstanbul Bilgi Üniversitesi bu yıl üçüncüsü düzenlenen yarışma ile daha iyi bir toplum için proje üreten gençleri bir kez daha ödüllendirdi.

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin öncülüğünü üstlendiği ve International Youth Foundation (Uluslararası Gençlik Vakfı), Sylvan/Laureate Foundation (Sylvan/Laureate Vakfı) ve Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV)’nın iş birliği ile gerçeğe dönüştürülen BİLGİ Genç Sosyal Girişimci Ödülleri’nde en başarılı projeler belli oldu.

Toplamda 69 başvuru arasından seçilen 10 genç sosyal girişimci iki farklı seçici kurulun kararıyla belirlendi. Finalistler, 14 Mart 2013  tarihinde İstanbul Bilgi Üniversitesi Santral Kampüsü’nde düzenlenen törenle ödüllerini aldılar.

Zumbara Kurucusu Ayşegül Güzel, Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Ayşen Bulut, Eğitim Reformu Girişimi Koordinatörü Batuhan Aydagül, TEGV Genel Müdürü Berna Çağatay, Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Burcu Güler, KA-DER Başkanı Çiğdem Aydın, Bilim Kahramanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hakan Habip, Gençtur Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hülya Denizalp, Marjinal Porter Novelli Koordinatörü Leylan Yener, TUSEV Program Direktörü Liana Varol, Gazeteci Meral Tamer, Sosyal İnovasyon Merkezi Kurucu Ortağı Suat Özçağdaş, Bilgi Eğitim ve Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Ural Aküzüm, Change.org Türkiye Direktörü Dr. Uygar Özesmi seçici kurulda yer aldı.

Törende açılış konuşmasını Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan yaptı. TEGV Genel Müdürü Berna Çağatay’ın konuşmasının ardından proje sahiplerine ödülleri takdim edildi.

BİLGİ Genç Sosyal Girişimci Ödülleri projesinin başlıca hedefi, yaşadıkları topluma değer katabilen genç sosyal girişimcileri bularak onlara destek olmaktır. Aynı zamanda verilen ödüllerle sosyal girişimciler ağı oluşturmak ve gençlerin her yıl daha da büyüyen bu ağ aracılığıyla bilgi ve tecrübelerini birbirleriyle paylaşmasını sağlamaktır.

Her sene seçilecek olan on genç sosyal girişimci, liderlik vasıflarının geliştirilmesi ve topluma sağladıkları faydanın sürdürülebilmesi için mentor desteği alıyor, özenle hazırlanmış eğitim programlarına katılacak ve eğitim sürecinin sonunda bir ödül töreni ile onurlandırılıyor. Genç Sosyal Girişimci Ödülleri ile finalistlerin her birine projelerini geliştirebilmeleri için nakit para ödülü de veriliyor.

Ödül Alan Projeler

Abdullah Oskay, Yaş: 29, Yenilikçi Fikir: Hayat Sende Gençlik Akademisi

Hayat Sende Gençlik Akademisi, büyük çoğunluğu devlet korumasında yetişen gençlerden oluşuyor ve yine devlet korumasında kalan çocuk ve gençlerin insan kaynağı kalitesini artırmak için çalışmalar yapıyor. Bu kurumlarda kalan gençler, üniversiteye ilk gittiklerinde maddi açıdan sorunlar yaşıyorlar ve yaptıkları burs başvurularının sonuçlanması için dört ay kadar zamana ihtiyaç duyuyorlar. Hayat Sende Gençlik Akademisi, bu gençler için bir burs fonu oluşturuyor ve bu gençlere üniversiteye başladıkları ilk dört ayda burslar veriyor. Bu fonun giderleri de, verilen profesyonel eğitimlerden elde edilecek gelirle karşılanıyor.

Eril Gün Ezerel, Yaş: 21, Yenilikçi Fikir: Üniversite Öğrencilerine Kariyer Desteği

Sinaps ekibi, öğrenci CV’lerinin çok bir şey ifade etmediğini, işe veya staja alımların büyük oranda şansa ve okulun getirdiği etikete bağlı olduğunu biliyor. Bu durumu iyileştirmek ve bütün öğrencilere eşit şartlarda kendilerini kanıtlama fırsatı yaratmak için Sinaps.com kuruluyor. Bu platformda, firmalar ve kurumlar, öğrencileri düşünmeye zorlayacak “problemler” yayınlıyor ve bir ödül belirliyorlar. Öğrenciler de bu problemlere çözüm önerileri getirerek hem kendilerini iş dünyasına kanıtlıyor, hem de para ödülü veya staj imkanı gibi ödüller kazanıyorlar. Diğer yandan firmalar da aradıkları genç yeteneklere ve yaratıcı fikirlere daha kolay ulaşmış oluyor.

Nazlı Özgan, Yaş: 23, Yenilikçi Fikir: Genç Kadınların Gelişimine Katkı

Kadınların toplum içinde değer gördüğü, liderlik becerilerinin ve potansiyelinin desteklendiği, topluma fayda sağlayabilmek için kadınlara da ihtiyaç olduğunun benimsendiği bir dünya isteyen Değişim Liderleri Derneği bu amaçla hazırlanılan projeler ile 18,000 kişinin hayatına dokundu ve hala dokunmaya devam ediyor.

Mustafa Altuncu, Yaş: 19, Yenilikçi Fikir: Bir Enstrüman Çok İnsan

“Bir enstrüman birçok insanın hayatını değiştirebilir, birçok insanı bir araya getirebilir” mottosuyla yola çıkan ‘Bir Enstrüman Çok İnsan’ projesi müziğin birleştiriciliğini tüm dünyaya göstermeyi amaç ediniyor. Isparta’da yaşayanların enstrüman sahibi olma ve çalma hayallerinin, başta maddi olanaksızlıklar olmak üzere çeşitli nedenler yüzünden engellenemeyeceğini kanıtlıyor. Sadece kullanılmış, ancak hala kullanılabilecek müzik aletlerini, ihtiyacı olanlara ulaştırmakla kalmayıp, toplanılan bağışlarla yenilerini alıp arzu eden ama maddi imkanı olmayan kişilere de bağışlıyor.

Emre Özgür, Yaş: 26, Yenilikçi Fikir: Devlet Okullarına Yönelik Sosyal Eğitim Projesi

Projenin misyonu yaratılan şeffaf ve güvenilir bağış platformu ile bağışçıları motive ederek eğitim sisteminde fırsat eşitliğine katkıda bulunmak. Bunun için okulların ve bağışçıların bir araya gelebileceği bir web sitesi oluşturulmuş. Bu web sitesi üzerinden okullar isteklerini belirtiyor ve bağışçılar da bu istekleri görüp okullara ulaştırıyorlar. Proje, Milli Eğitim Bakanlığı’nın onay ve desteğiyle çalışıyor.

Burak Özdemir, Yaş: 21, Yenilikçi Fikir: Yeni Yetiler Kazanabilmek

YeniYeti, hayatın yoğun temposundan yorulmuş ve sıkılmış olan insanlara, 2-3 saat gibi kısa bir sürede kendilerine yeni yetiler kazandırabilme ve yeni insanlarla tanışıp sosyalleşebilme fırsatı sunuyor. Bunun dışında herkesin eğitmen olabileceği bir platform sunarak, her kesimden insana yetenekleri veya hobileri üzerinden istihdam sağlayabileceği bir ortam yaratıyor. Diğer yandan, evinde çalışan insanları da ekonomiye katarak, herkesin istediğini öğrenebileceği, bildiğini öğretebileceği sosyal bir eğitim platformu olarak topluma hizmet ediyor. Bu proje ile origamiden kahve yapımına, köpekleri anlamaktan araba park etmeye kadar herhangi bir konuda eğitim alınabileceğini, eğitim kavramının sıkıcı ve tekdüze bir kavram olmadığını insanlara anlatabilmek, insanların eğitim kavramına olan soğuk ve korku dolu bakışlarını değiştirebilmek ve insanların içinde saklı kalmış yetilerini ortaya çıkarabilmek.

Sezgi Evren, Yaş: 22, Yenilikçi Fikir: Kültürel Mutfak

Kültürel Mutfakçalışmaları ile Diyarbakır’da özellikle şiddet ve göç mağduru kadınların kendilerini ve yeteneklerini keşfedebilecekleri, üretebilecekleri ve saygı görecekleri bir ortam yaratılıyor.  Öncelikle üretmeye ve aile bütçesine katkı sağlamaya hazır kadınlar ile meyve ve sebze ekmeye, ürünler toplandığında bu organik ürünleri işleyerek satışa hazır hale getirmeye başlanmış.  Girişimin başlangıcında evlerin damlarında ve hijyen ortamını yakalanan her yerde çalışmaya devam ediliyor. Projenin amacı devamlı kullanılabilen bir üretim tesisinde projenin devamını sağlayabilmek. Her gün daha fazla sayıda kadın Kültürel Mutfak için çalışıyor ve bu sayede erkek egemen toplumda kadınların çalışmalarının uygun olmadığı önyargısını da yavaş yavaş kırılıyor. Ekonomik gelişim, tarım, insan hakları ve göç gibi çok önemli ve hassas konulara yerel çözümler buluyor.

Samet Beyazkılınç, Yaş: 21,Yenilikçi Fikir: Temiz Bir Gelecek ve Sağlıklı Yaşam için SAMBİS

Günümüz dünyasında ehemmiyeti gün geçtikçe daha da artan çevre kirliliği, geleceğin en önemli kaygılarından biri. Bu proje ile ekonomik ve kültürel kalkınma potansiyellerini harekete geçirerek kentsel dokuların korunması ve geliştirilmesini amaçlanıyor.  Özellikle bisiklet kullanımının yaygın olmadığı Karadeniz Bölgesi’nde böyle bir girişimin dikkat çekeceği ve tercih edileceği tahmin edilmiş.  Bu anlamda insan sağlığına ve çevreye yatırım yapan bir uygulama olarak “Akıllı Bisiklet Kiralama Sistemi” hayata geçirerek zararlı gazların oluşturduğu sera etkisini ve gürültü kirliliğini azaltmaya yardımcı bir ulaşım alternatifi sunulmuş. Samsun’da kurulan mevcut sistemin Türkiye’nin farklı illerinde de hayata geçirmeyi hedefliyor.

Varlık Sezgin, Yaş: 29, Yenilikçi Fikir: Sonradan Gurmeler

Sonradan Gurmeler, özellikle esnaf lokantalarını tercih ederek, 

hem lezzet çeşitliliğini öğreniyor hem de yörenin kültürüne ayna tutuyor. Genç gurmeleri bir araya getirerek saklı kalmış lezzetleri keşfe çıkıyor, bu vesileyle gerek kültürel gerekse sosyal fayda sağlanıyor.  Türkiye tarihinde önemli yeri olan esnaf lokantalarının da “fast food“ zincirlerine yenik düşmesine engel olmaya çalışılıyor.

Yavuz Çakır, Yaş: 29, Yenilikçi Fikir: Otomatik Kitap Otomatları

Kitap satışı yapan makinaların ilk defa kullanılmaya başlandığı bu girişim ile Türkiye’de üretimi henüz mümkün olmayan bu makinaların yurtdışında üretilmesini sağlanıyor. Özellikle kapladığı yer hacmi, insan gücü gerektirmemesi ve ekonomik olması sebebiyle otomatların kitap okuma alışkanlığına katkı sağlıyor.  Kitap otomatları korsan kitap satışına karşı verilen mücadeleye olan katkısının yanı sıra dikkat çekici ve merak uyandırması sebebiyle de kullanılıyor.  Özellikle iş saatleri dışında kitap alınabilecek noktaların kapalı olduğu zaman dilimlerinde insanların düşük maliyetle kitap alabilecekleri noktalar oluşturuluyor.

Yarışma ve sonuçları hakkında daha detaylı bilgi için www.bilgiggo.org web adresini ziyaret edebilirsiniz.

SİM kaynaklı alıntı haberimizi sosyal girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

Sosyal İşletme Fikir Yarışmasına Sosyal Girişimciler Aranıyor!

$
0
0

Avrupa Akdeniz Gençlik Merkezi’nin desteklediği ve Türkiye Sosyal İşletmecilik Programı tarafından yürütülen Sosyal İşletme Fikir Yarışmasına genç sosyal girişimciler aranıyor.

Sosyal İşletme Fikir Yarışmasının Ana Hedefleri

  • Türkiye’de sosyal işletmeler hakkında gençleri eğitip, sosyal işletimlerin kurulumuna teşvik vermek
  • Genç girişimcileri güçlendirmek ve onların girişimcilik bilgilerine katkıda bulunmak
  • Yenilikçi, çoğaltılabilir ve olumlu sosyal bir etkisi olan sosyal işletme pilot projeleri oluşturmak
  • Toplumda olumlu değişikliklerin yapılabileceğini insanlara inandırmak ve sosyal işletmenin Türkiye’de güçlü bir geleceğinin olmasını göstermek
  • Sosyal işletmelerle ilgilenen girişimcilerin birbirleriyle paylaşabileceği ve fikirlerini geliştirebileceği bir platform kurmak
  • 7 Sosyal İşletme Prensiplerini kağıttan alıp onları uygulamaya koymak ve onları mükemmelliğe getirmek
  • Öğrenciler, 7 Sosyal İşletme Prensiplerini kullanarak sosyal bir ihtiyacı ele almalı. Yenileyici fikirlerini anlatmalılar ve bir işletme planı şeklinde bir faaliyet programı oluşturma

Yarışmanın Kuralları

  • Katılımcılar 3 ila 5 kişilik gruplar oluşturmalı
  • Bütün işletme planları sosyal bir ihtiyaca cevap vermeli
  • Bütün işletmeler ”7 Sosyal İşletme Prensibine’ hitap etmeli; en fazla 3000 kelimelik bir iş plan şeklinde sunulması gerekiyor
  • Bütün işletme planlarında bir vizyonun olması şarttır: 2030 yılında işletmeniz ne durumda olacak? sorusu cevaplanmalı
  • Bütün işletme planları finansman fikri içermeli
  • Sosyal İşletmeye verdiğiniz isim her sayfaya yazılmalı
  • Kapak sayfasında tüm takım üyelerinin adları ve e-posta adresleri bulunmalı
  • Sosyal İşletme Fikrini tanıtan kısa bir video çekilmeli
  • Tamamlanmış iş planlarının info@tisva.org’a gönderilmesi gerekmekte.

Kazanan, 2013 Avrasya Sosyal İşletme Forumunda açıklanacak. Ödül birinci gelen grup nakit olarak 10,000 TL, ikinci gelen grup  7,500 TL, üçüncü gelen grup 5,000 TL kazanacak. İlk üçe giren grupların hepsine sosyal işletmecilik fikirlerini hayata geçirme konusunda danışmanlık ve destek verilecek. Ayrıca 2013 Avrasya Sosyal İşletme ForumundaMuhammad Yunus tarafından imzalanmış sertifika alacaklar.

Detaylı bilgi ve başvuru içinwww.sbidea2013.com sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Unutmayın, başvurular 1 Mayıs 2013'te bitiyor.

SİM kaynaklı alıntı haberimizi sosyal girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

Büyük Düşünen Mikro Girişimci Kadınlar Ödüllerini Aldı

$
0
0

Citibank’ın sosyal sorumluluk projeleri kapsamında Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (KEDV) ve Türkiye İsrafı Önleme Vakfı’nın (TİSVA) destekleriyle düzenlediği Citibank Mikro Girişimci Ödülleri, 9 Nisan’da sahiplerini buldu.

T.C. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ve T.C. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun katılımında gerçekleştirilen törende finale kalan 30 mikro girişimci kadın ödüllerini aldılar.

Citibank A.Ş. Genel Müdürü Serra Akçaoğlu, 6 yıldır düzenlenen ödüllere başvuran kadın sayısının hızla arttığını belirterek, kadınların girişimcilik ruhuna güç vermekten dolayı gurur duyduklarını söyledi.

Mikro girişimcilik konusunda farkındalık sağlamak ve bir destek ağı oluşturarak girişimci adaylarını özendirmek amacıyla düzenlenen Citibank Mikro Girişimci Ödülleri, 9 Nisan 2013 tarihinde gerçekleştirilen törenle sahiplerini buldu.

Törene T.C. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, T.C. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Citibank A.Ş. Genel Müdürü Serra Akçaoğlu, KEDV Yönetim Kurulu ÜyesiŞengül Akçar, Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül’ün açılış konuşmalarını gerçekleştirdiği törende 30 mikro girişimci kadın ödüllerini aldılar.

T.C. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Citibak Mikro Girişimci Ödülleri töreninde yaptığı konuşmada, kadının sürdürülebilir kalkınmada çok önemli bir rol oynadığını  ifade etti. Kadının potansiyelinin ortaya çıkarılarak bunun bir ekonomik güce dönüştürülmesi için fırsat eşitliliği yarattıklarını, kadının sermaye ve finansa ulaşmasını kolaylaştırdıklarını belirten Bakan Şahin, kadınların güçlü şekilde örgütlenmesinde özel sektör ve sivil toplum kuruluşları ile ortaklaşa ve koordineli çalışmanın gereğine ve önemine vurgu yaptı.

Bakan Şahin konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kadının yaşamına dokunduğumuzda aslında aileye, çocuğa, topluma, barışa dokunuyoruz. İçinde bulunduğumuz zamanın ruhunu yakalamak için en önemli anahtar fırsat eşitliği. Rekabeti yönetmek, ekonomiyi büyütmek için elimizdeki yetişmiş insan gücünü kullanmalıyız. Bu yetişmiş insan gücünün büyük bir kısmını kadınlar oluşturuyor. Yüksek medeniyete kadınlar ve erkekler ile birlikte ulaşacağız. Rekabetin, kalkınmanın, sürdürülebilirliğin gücü kadından geçiyor. Yoksulluğu fırsat eşitliği tanıyarak ortadan kaldıracağız.”

Bakan Şahin Mikro Kredi Ödül Törenine katılan kadınları tebrik ederek kadınlara; “Yaptığınız ürünü markalaştırın, elinizdeki ürünü ekonomiye dönüştürün, hem siz, hem toplum kazansın” çağrısında bulundu. Şahin son olarak, “Bugün burada ülkemizin 81 ilinin zenginliğini temsil eden dağ gibi güçlü kadınlarla birlikteyiz. Emeklerini kazanca dönüştürme konusunda attıkları adımlar için kadınlarımızın her zaman arkasındayız ve başarılarından dolayı kendilerini tebrik ediyoruz.”   

T.C. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Citibank Mikro Girişimci Ödülleri töreninde yaptığı konuşmada, sadece ödül kazananlar değil, tüm mikro girişimci kadınlar bu ödülü hak ediyor dedi. Vali Mutlu konuşmasında, mikro girşimcilik çalışmaların daha da büyüyerek tüm ihtiyaç sahiplerine ulaşması ve girişimcilerin sayısının artması temennisinde bulundu. Citibank’ın altı yıldır düzenlediği Mikro Girişimcilik Ödülleri ile verdiği desteğin önemine dikkat çeken Vali Mutlu, ödül törenine katılan tüm mikro girişimcileri cesaretlerinden dolayı tebrik etti. Vali Mutlu sözlerini şöyle sonlandırdı: “Kadınlarımızın ticaretlerini büyütmelerini ve ihracat yapabilir boyuta getirmelerini ümit ediyoruz. Mikrokredi çabaları ile ülkemizdeki yoksulluk büyük ölçüde çözüme kavuşacaktır.”

“Büyük Düşünen Kadınlara Mikro Girişimci Ödülleri”

Citibank A.Ş. Genel Müdürü Serra Akçaoğlu, 6 yıl önce 700 kadının başvurduğu organizasyona bu yıl 3.650’ye yakın kadının başvurduğunu, katılımın her yıl hızla arttığını belirterek şunları söyledi:

“İlk yıllarda kadınların hedefleri çok daha küçük çaptaydı. Mikro girişimcilerimizin artık çok daha güçlü hedefler belirlediğini gözlemliyoruz. Donanımlarını artırmak için eğitim talep ediyorlar, işlerini yeniliklerle geliştirmek istiyorlar, belki de en önemlisi çocuklarına ve çevrelerine rol model oluşturuyorlar. Her insan hayatında farklı zorluklarla baş etmek zorunda kalabilir. Mikro girişimci kadınlarımızın farkı, böyle anlarda kendi başarı öykülerini yazma cesaretini gösterebilmeleridir. Kadınlarımızın içindeki mücadele ruhunu canlandırmak, onların çabalarına destek vermek ise bizim ödülümüzdür.”

TİSVA Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül, konu ile ilgili olarak "Türkiye'nin yoksulluğun olmadığı bir ülke olabilmesi için, yoksulların birilerinden bir bağış beklentisi içerisine sokulmadan onların birer girişimci olmalarını sağlamak gerekir. Türkiye'nin 2023 vizyonuna uygun bir şekilde yoksulluğun ortadan kaldırılması için yoksulların üretken hale getirilmesi gerekir. Artık haftada 25 kuruşa mikro sigorta olabilen yoksulların, kendi kendilerine gelir getirici faaliyetlerde bulunmaları sağlanmalı ve bu maksatla asla kamu kaynağı kullanılmamalıdır. Diğer taraftan, sosyal işletmecilik prensipleri uygulanarak sosyal sorunlar çözülmelidir." dedi.

KEDV Yönetim Kurulu Üyesi Şengül Akçar: “Mikro finans hizmetleri, hem dünyada hem de Türkiye’de özellikle kadın  yoksulluğunun giderilmesinde ve kadın girişimciliğinin artırılmasında  önemli bir araç olma durumunu korumaya devam ediyor. Kadın istihdamını arttırmak için kadın girişimciliğine ve dolayısıyla mikrofinans sektörüne gereken önemi vermeliyiz. Bu anlamda mikro finans kuruluşlarının sayısının artması  rekabeti artıracaktır ve özellikle kadınlar ve yoksullar açısından olumlu etkiler yaratacaktır.” dedi.

Danışma Kurulu:

Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı  (KEDV) Yönetim Kurulu Üyesi Şengül Akçar, Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül, TOG Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Betil,  Devlet Eski Bakanı Tayyibe Gülek, ARGE Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Argüden, Akşam Gazetesi Yazarı Aylin Löle.

Jüri Üyeleri:

Limak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Özdemir; AvivaSA Genel Müdürü Meral Eredenk; Gürallar Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Esin Güral Argat; Hürriyet Gazetesi Köşe Yazarı Gila Benmayor; Capital ve Ekonomist Dergileri Yayın Direktörü  Rauf Ateş; Milliyet Gazetesi Yazarı Songül Hatısaru; Habertürk Gazetesi Yazarı Serpil Yılmaz; Heidrick & Struggles Yönetici Ortağı Ayşegül Aydın; Zarakol İletişim Yönetim Kurulu Başkanı Necla Zarakol; Citi 2011 Mikro Girişimci Ödülleri Kişisel Mücadele Kategorisi Birincisi Vasfiye Söyler

Birincilik Ödülü Alanların Hikayeleri

Emine Ünal – Sosyal Etki Kategorisi Birincisi

Düğün salonunda kantin işleten Emine Ünal 49 yaşında.  Her zaman maddi bağımsızlığının olmasını isteyen Ünal, aldığı mikro kredi ile düğün salonu içinde kantin açtı. Kazandığı gelir ile evinin ihtiyaçlarını ve oğlunun üniversite eğitim masraflarını karşılıyor.

Zuhal Bölükbaşı – Vizyon Kategorisi Birincisi

Rize’de feritiko dokumacılığı yapan Zuhal Bölükbaşı 50 yaşında.  Bursa ve İzmir’den ipek, Hindistan’dan üzerinden kendir malzemeleri alarak atölyesinde dokuyan Bölükbaşı, dokumalarını el ilanı dağıtarak tanıtıyor. Atölyeseni büyütmeyi, kadınlara istihdam sağlamayı ve Rize bezini dünyaya duyurmayı hedefliyor.

Kezziban Taşyürek – Finansal Başarı Kategorisi Birincisi

48 yaşında olan Kezziban Taşyürek, Kahramanmaraş’da penye dikim evi işletiyor. Mikro Kredi alarak terzi dükkanı açan Taşyürek, kazandığı tüm parayı işini geliştirmek için harcıyor.

Özlem Koyuncuoğlu – Kişisel Mücadele Birincisi

26 yaşında olan Özlem Koyuncuoğlu’nun kendi başına kurduğu bir ahırı var. Hayvanlarını hayvan pazarından alan Koyuncuoğlu, kazandığı para ile kız kardeşlerini okutmak istiyor.

Citibank Mikro Girişimci Ödüleri Hakkında

Citibank ve Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı, Citibank Mikro Girişimci Ödülleri Programını Türkiye’de 2007 yılından bu yana gerçekleştiriyor. Mikro kredi kullanarak başarıya ulaşmış mikro girişimci kadınları ödüllendiren bu yarışmaya Türkiye’de mikro kredi sağlayan MAYA Mikro Ekonomik Destek İşletmesi ve TGMP  (Türkiye Grameen Mikro Kredi Programı) destek veriyor. 

Tüm Türkiye’deki mikro kredi kullanıcılarının katılabildiği bu yarışmaya yapılan 3000’den fazla başvuru, üç aşamalı elemeden geçiyor. Finale kalan 30 mikro girişimci kadın gerçekleştirilen törenle ödüllerini alıyor. Citibank Mikro Girişimci Ödülleri, Türkiye’de mikro girişimcilik konusunda farkındalık sağlamayı; ve mikro girişimcileri ödülle destekleyerek mikro girişimcilerin diğer kadınlar için rol model olmasını amaçlıyor.

Finale kalan 30 kadın mikro girişimci, jüri üyelerinin yaptığı değerlendirme sonucunda, “Finansal Başarı”, “Sosyal Etki”, “Vizyon”, “Kişisel Mücadele” kategorilerinde ödüllerini aldılar. Birinci olanlar 2,500 TL, ikinciler 2,000 TL, üçüncüler 1,500 TL ödül alırken, mansiyon ödülüne layık görülenler 1,000 TL ödül kazanıyor.  

Mikro Kredi Hakkında

Mikro-kredi, düşük gelirli insanların kendilerine ve ailelerine bakabilmeleri için gelir sağlamaları amacıyla kendi işletmelerini kurmaları veya geliştirmeleri için verilen kredilerin ve diğer finansal hizmetlerin (tasarruf hizmetleri, iş geliştirme programları gibi) tümüdür.

Düşük gelirli kesimlere verilen bu tür kredilerin mikro ve makro ölçekte faydaları şu şekilde sıralanabilir:

  • finansal sektörün sınırlarının genişletilmesi;
  • bu sektörün dışında kalan grupların ekonomik faaliyetlere aktif olarak dahil edilmesi;
  • daha geniş kitlelere ulaşabilen bir ekonomik kalkınmanın sağlanması.

Mikro-kredinin ilk uygulamaları otuz yıl önce Bangladeş ve Brezilya gibi birkaç ülkede başlatılmış, 1980’lerden sonra ise geliştirilerek Güney Asya, Doğu Asya, Afrika, Doğu Avrupa ve Güney Amerika’daki birçok ülkeye yayılmıştır. Türkiye’de ilk mikro kredi 2002 yılında MAYA tarafından verildi. 2003 yılında TİSVA mikro kredi vermeye başladı. Türkiye’de şu ana kadar 60.000’den fazla mikro girişimciye 200 milyon TL’nin üzerinde mikro kredi verildi.

Ödüller

Citibank Mikro Girişimci Ödül Töreni’nde Birincilikleri;

  • Sosyal Etki: Emine Ünal
  • Vizyon: Zuhal Bölükbaşı
  • Finansal Başarı: Kezziban Taşyürek 
  • Kişisel Mücadele: Özlem Koyuncuoğlu

Citibank Mikro Girişimci Ödül Töreni’nde İkincilikleri;

  • Sosyal Etki: Emel Kaya ve Emine Çakım (2 tane ikinci)
  • Vizyon: Nejla Demiral
  • Finansal Başarı: Özgül Karagül
  • Kişisel Mücadele: Necla Erdoğan 

Citibank Mikro Girişimci Ödül Töreni’nde Üçüncülükleri;

  • Sosyal Etki: Hanife Özkan  
  • Vizyon: Ümmühan Kocukoğlu 
  • Finansal Başarı: Yaşar Özagun
  • Kişisel Mücadele: Muradiye Yavus

Jüri Özel Ödülü:

Özlem Koyuncuoğlu

Umut Vaat Eden Girişimci Ödülleri Sahipleri

  1. Aynur Cheikh Hüssein
  2. Küçük Fatma Kara
  3. Naciye Canbaz
  4. Sebat Yıkılmaz
  5. Ayşe Göğercin 
  6. Arife Dönbele
  7. Fatma Kanat
  8. Vetha Kak
  9. Ayten Yün
  10. Gülfidan Tanış
  11. Sinem Yalçın
  12. Sevim Kurtulan
  13. Cevahir Altuner
  14. Fadime Şahin
  15. Şirin Korkmaz
  16. Nefise Oğuz
  17. Yasemin Bektaş

Habermizi kadın girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

Girişimciler, 3 Mayıs'taki GirDAP Zirvesine Muhakkak Kapılın!

$
0
0

Mayıs 2010’da ilk kez düzenlenen Girişimcilik Dünyasına Atılım Platformu (GirDAP), süregelen diğer etkinliklerden farklı olarak üniversite öğrencilerine girişimcilik dünyasının kapılarını açmayı hedefliyor ve bu yıl Çalık Holding ev sahipliğinde 3 Mayıs 2013 Cuma günü düzenlenecek olan bir Marmara Industrial Engineering Society (MieS) organizasyonu yapılıyor.

Gün sonunda tüm katılımcılara katılım sertifikasıyla birlikte Çalık Holding tarafından iş ve staj fırsatları sağlıyor. Katılımcıların CV'leri ile orada bulunmalarını tavsiye ediliyor ve organizasyonu Çalık Holding tarafından CV toplanacağı önemle belirtiliyor. Bu sebeple dileyen arkadaşlar, yarın CV'lerini çıktı olarak ya da usb ile ieletebilirler. Ayrıca organizasyon esnasında, Çalık Holding'in vereceği başvuru formunu doldurmak da mümkün olacak.

GirDAP Hedefi

  • İş dünyasına öncülük eden ve girişimcilik denildiğinde akla ilk gelen kişilerle gerek üniversiteli gerek liseli tüm öğrencileri buluşturmak,
  • Üniversite öğrencilerine girişimcilik dünyasına dair vizyon kazandırmak,
  • Dünyayı değiştirebilecek fikri olup nereden başlayacağını bilmeyen geleceğin girişimcilerini cesaretlendirip ilk adımı attıktan sonraki yolları hakkında fikir sahibi olmalarını sağlamak,
  • İş Dünyası - Üniversite İşbirliği çerçevesinde öğrencilerin kendi geleceklerini şimdiden planlayabilmelerine yardımcı olmak,
  • Katılacak olan konuşmacıların örnek başarı ve başarısızlık hikayeleri sayesinde gençlerin kariyer serüvenlerinde daha sağlam adımlar atmalarına katkıda bulunmak.

GirDAP İçerik

    Organizasyonun bu yıl 6 oturumdan oluşması planlanmış ve her oturum için belli kriterler doğrultusunda konuşmacılar belirlenmiş.

      Başlarken ile girişimcilik konusunda bilinçlenirken inovasyon uzmanının içimizdeki girişimci ruhu canlandırması hedeflenmiş. Teknoloji çağının en çok yatırım alan girişimciliği; alanında başarılı olmuş kişilerin deneyimleri teknogirişim fikri olanlara atacakları adımlar için yardımcı olurken sahiplerinin kısa zamandaki başarıları cesaretlendirecektir. Girişimcinin hayatında sosyal sorumluluk projelerinin yeri ve öneminden bahsederken fon bulabilmek için doğru adımların neler olduğunu öğretecekler. Son olarak zamanının en başarılı girişimlerine imza atıp şimdinin moderatör eşliğinde bir araya getirerek kalıcı başarının sırlarına tanık olunacak.

        4. GirDAP Program Akışı

        Açılış Konuşması (10:00-10:30)

        Moderatör: Emre Urfalı
        Girişimcilik ve İnovasyon (11:00-11:50)
        Fuat Sami - Lab-X Kurucusu

        İnternet ve Mobil  Girişimcilik 1 (11:30-12:50)

        Tümay Asena - nokta.com (izlesene.com , fotokritik.com) Kurucu Ortağı
        Hakan Baş - lidyana.com Kurucu Ortağı
        Barış Tekin - misli.com Kurucu Ortağı

        İnternet ve Mobil Girişimcilik   2 (13:20 - 14:20)

        Serkan Ünsal - dakick.com Kurucusu
        Ahmet Emre Sarı - markafoni.com Kurucu Ortağı
        Fırat İşbecer - Pozitron Mobile Kurucu Ortağı

        Genç Girişimciler (14:30-15:30)

        Uğur Akkuş - unisbul.com Kurucu Ortağı
        Levent Yılmaz - Bay Döner Kurucu Ortağı
        Alemşah Öztürk - 41!29? Kurucusu

        Kahve Arası (15:30-15:45)

        Sosyal Girişimcilik (15.45-16:30)

        Make a Wish - Nihan Özhüsrev

        Yatırımcı Gözünden Girişimci (16:40-17:40)

        Cem Duran - e-tohum
        Yüksel Dibekoğlu - İLab
        Burak Hatipoğlu - giycem.com

        Sektörün Devleri (17:50 - 18:30)

        Bu yıl 4.sünü düzenlenecek olan GirDAP her yıl daha fazla girişimci adayının ufkunu açarak ülkeye parlak gençlerin katılmasına katkıda bulunuyor.

        3 Mayıs 2013 Cuma günü, Çalık Holding Konferans Salonu'nda yapılacak olan GirDAP için Biletino sayfasındankaydınızı yapabilirsiniz.

        Etkinlikle ilgili gelişmeleri ise Facebook etkinlik sayfasından ve Twitter profilinden takip edebilirsiniz.

        Etkinlik haberimizi öğrencilerimiz ve genç girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

        "Fikrine Güvenen Girişimciler" Dizayn Grup Sizleri Bekliyor!

        $
        0
        0

        Dizayn Grup, bu yıl 9.su düzenlenen kampanya ile  “Beyin Göçüne Karşı Beyin Gücünü Teşvik Ediyoruz” projesi kapsamında yeni buluş ve projeleri değerlendirmeye başlıyor.

        Dizayn Grup, endüstriye dönüşebilecek nitelikteki projeleri ekonomiye kazandırmak amacıyla proje, buluş ve yeni fikirleri destekleyen “Beyin Göçüne Karşı, Beyin Gücünü Teşvik Ediyoruz” projesi ile 9.yılında yine, “Fikrine Güvenen Gelsin” diyor.

        Türkiye’de bir ilk olan ve birçok fikri ve beyni ülkemize kazandıran proje, Türk insanının beyin gücünün ve ürettiklerinin farkına varılarak hak ettiği değeri görmesini sağlamayı da amaçlıyor.

        Üniversite öğrencileri, teknisyenler, mühendisler, akademisyenler, özel sektör ve kamu kuruluşu çalışanlarının katılabileceği kampanyanın son başvuru tarihi Haziran 2013 sonu olarak açıklandı.

        Bu yıl, kampanya kapsamında değerlendirilecek proje konuları artırıldı ve öncelik kapsamına alındı. Bunlar, plastik ekleme teknolojileri, kompozit malzemeler ve üretim teknolojileri, akışkanların ekonomik olarak taşınmasına yönelik teknolojiler, yenilenebilir enerjiye yönelik teknolojiler (rüzgar, güneş, jeotermal vb.), sıfıra yakın fosil yakıt ile ısınma ve serinleme teknolojileri, tarım ve tıp sektörüne yönelik tanı ve analiz teknolojileri (mikro sensör, bio sensör vb) olarak belirtildi.

        Katılacak projelerde, projenin kampanya konularından en az biriyle örtüşmesi, özgün-patentleşebilir olması, müellifinin muhakkak süreçte yer alması, müellifin projenin çıktıları ile motive olma hedefinin olması ve projenin endüstriye uygulanabilir olması şartları aranıyor.

        Projelerin değerlendirme süreci şu şekilde yürütülecek. Kampanya duyurusu (basın, reklam ve poster) sonrası, başvurular internetten alınarak, ön değerlendirme ve ek bilgi talebi yapılacak. Daha sonra finale kalanlarla yüz yüze görüşmelerde bulunulacak. Sonuç bildirimi sonrasında, iş birliği modeli görüşmeleri ve sözleşmenin oluşturulması ile süreç sonlanacak.

        Kampanyaya katılmak isteyenlerin dikkat etmesi gereken hususlar, bilimsel kriterlerle uyuşmadığı için devridaim makineleri şeklinde tarif edebilecek icatların ve eksik bilgi gönderimi ile gelen projelerin kabul edilemeyeceği olarak belirtildi. Başvuru sahiplerinin mümkünse daha önce bir patent ofisine müracaat edip, kanuni güvence alarak sonrasında firmayla temasa geçmesinin tercih edildiği belirtildi. Projenin desteklenip desteklenmemesine bakılmaksızın patent ofisi müracaat masraflarını Dizayn Grup’un üstleneceği bildirildi.

        MİR Teknoloji Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Mirmahmutoğulları;

        “Sadece kendi teknolojilerini üreten ülkelerin bağımsız olduğuna inanıyoruz. Türkiye’nin dışa bağımlılığı azalıyor ve biz de bu sürece destek vermekten, bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz."

        MİR Teknoloji Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Mirmahmutoğulları, kampanya ile öncelikle mümkün olduğunca fazla proje elde ederek beyin göçüne engel olmak ve farklı projeleri endüstriye kazandırarak ülke ekonomisine katkıda bulunmak istediklerini belirtti. Aynı zamanda Uluslararası Teknoloji Birliği (UTB)’nin başkanlığını yürüten Mirmahmutoğulları; kampanyaya ilişkin olarak, Dizayn Grup’un teknoloji geliştiren ve yenilikler üreten AR-GE temelli karakteri ile örtüşen bu kampanya ile bugüne dek onlarca proje için patent alındığını ve birçoğunun endüstriye kazandırıldığını söyledi.

        Mirmahmutoğulları, “Beyin Göçüne Karşı Beyin Gücünü Teşvik Ediyoruz kampanyası ile Türkiye’nin bölgesel olarak hem eğitim hem de bilimsel üretim değerlerini arttırmayı hedefliyoruz. Katılan projeleri konularında uzman, seçkin üniversite öğretim üyeleri ve grubumuzun uzman teknik kadrosu tarafından değerlendirerek, önce ki kampanyalar da olduğu gibi, proje, buluş ve yeni fikirlere destek sağlayacağız, endüstriyel ürün haline dönüştürülmelerine imkân vereceğiz. Bugüne kadar toplam endüstriye dönüşüm maliyeti 33 milyon Liranın üstünde olan 30 proje desteklendi. Sadece kendi teknolojilerini üreten ülkelerin bağımsız olduğuna inanıyoruz ve Türkiye dışa bağımlılığı azaltıyor ve biz bu sürecin bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz." açıklamasını yaptı.

        Dizayn Grup Hakkında

        Dizayn Grup; 1987 yılında ısıtma ve sıhhi tesisat sektöründe proje geliştirmek ve uygulamak amacıyla kurulan Dizayn Grup, 1992 yılında yerden ısıtma borularıyla üretim hayatına başlamıştır. Bugün Dizayn Grup; yüksek basınçlı, düşük basınçlı 23 ayrı sistemde, 4 bini aşkın boru ve ek parçaları üretiyor.

        Ar-Ge çalışmalarına verdiği önem sonucu, dünyada alternatifi olmayan teknolojilerle üretilen Dizayn ürünleri, sahip olduğu uluslararası kalite belgeleriyle, 80’in üzerinde ülkeye ihraç edilmekte.  Ayrıca Dizayn Grup, 100’ün üzerinde patentiyle Türkiye’de en çok teknoloji üreten iki firmadan biri olup, Türk Patent Enstitüsü tarafından ödüllendirilmiş.

        Ulusal ve uluslararası yatırımlarla her geçen gün biraz daha büyüyen ve gelişen Dizayn Grupşu ana kadar;

        Palmiye Adaları, Old Tower Burj Dubai, Nil Nehri Sualtı Geçiş Projesi, Hong Kong Adalar arası Bağlantı Projesi gibi birçok projenin ve “Miracle” gibi birçok yatırım projesinin altına imzasını atmış. Dizayn Grup Kurucu Başkanı ve Mir Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Mirmahmutoğulları, 2002 yılında Filipinler’de düzenlenen Dünya Genç Girişimci İşadamı yarışmasında ülkemizi başarıyla temsil etmiş ve yarışmada Büyük Ödülün sahibi olmuştur. Aynı zamanda kendisi Uluslararası Teknoloji Birliği (UTB)’nin kurucu üyesi ve başkanıdır.

        Mir Teknoloji Holding A.Ş.; 50`den fazla AR-GE Mühendisi ve 25 Akademisyen ile “endüstriye dönüşmüş” patent sayısında Türkiye lideridir ve bugün itibarı ile %70’i endüstriye dönüşmüş 100`den fazla patente sahip. Her yıl 8-10 adet doktora talebesini, tez konularında teknik ve mali açıdan desteklemektedir. Her yıl 7-8 adet scientific index’e referans olmuş dergilerde makaleleri yayınlanmakta. Yurtdışı satışları, toplam satışlarının %46’sını oluşturuyor.

        Dizayn Grup'un ilgili yetkilileri keşke bu proje için bir web sitesi aç(tır)ıp proje ile ilgili tüm detayları o web adresi üzerinden paylaşıp, başvuruları da o adres üzerinden alsalarmış. Online mecrada konumlanmak tüm projeler için zaten önemli, ama böylesi projeler için çok daha önemli.

        Dizayn Grup ve çalışmaları hakkında bilgi için www.dizayngrup.comweb adresini inceleyebilir, yarışma başvuruları için iletişim sayfasını kullanabilirsiniz.

        Girişim Haber olarak yeni fikir ve projeleri olan girişimcilerimize, Dizayn Grup'un bu "Fikrine Güvenen Gelsin!" çağrısına kulak vermesini tavsiye ediyor, haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!


        “Geleceğin Kadın Liderleri” Eğitimi Başvurularınızı Bekliyor!

        $
        0
        0

        Eylül 2002'de 38 kadın girişimci tarafından ülke çapında faaliyet gösteren ve kar amacı gütmeyen bir sivil toplum örgütü olarak İstanbul'da kurulan KAGİDER, Türkiye Kadın Girişimciler Derneği, bugün farklı sektörlerde aktif olarak çalışan ve değer üreten 250 kadın girişimci üyesi ile büyümeye ve güçlenmeye devam ediyor.

        Dünya Bankası tarafından fonlanan “Geleceğin Kadın Liderleri Projesi” nin ülkemizdeki yürütücüsü KAGİDER’dir. KAGİDER’in sahibi olduğu proje 2011 yılından itibaren Sanofi Türkiye’nin kurumsal desteğiyle yürütülmektedir. Proje esas olarak , kadınların hayatına hazırlamak, onların yetkinliklerini ve profesyonel iletişim ağlarını artırarak iş hayatına güçlü bir başlangıç yapmalarını amaçlıyor.

        Genç kadınların iş arama süreçlerini kolaylaştırarak, toplum ve iş hayatındaki yerlerini kuvvetlendirmek amacıyla 2010 yılında başlatılan proje, dördüncü yılında da genç kadınların iş arama süreçlerini kolaylaştırarak, toplum ve iş hayatındaki yerlerini kuvvetlendirmeyi ve profesyonel iletişim ağlarını genişletmeyi amaçlıyor.

        Proje kapsamında Türkiye genelinde başarı potansiyeli yüksek, üniversiteden yeni mezun genç kadınları iş hayatına hazırlamak amacıyla kişisel gelişim, sektörel bilgi, iş yaşamı dinamikleri ve kariyer planlaması konularında 4 günlük eğitimler veriliyor. Eğitimlerin ardından katılımcılara, iş arama süreçlerinde 6 ay boyunca mentorlük verilerek işe yerleşme süreçleri takip ediliyor. 

        Kimler Başvurabilir?

        20 – 25 yaş arasında olan,

        Üniversitelerden 2011/2012 eğitim döneminde veya 2013 senesinde iyi derece ile mezun olan / 

        olmayı planlayan,

        Tercihen burslu okumuş,

        Tercihen İngilizce bilen,

        Tercihen iş tecrübeli (staj, part-time iş, vs değerlendirilecektir),

        Yüksek kariyer hedefleri olan, başarı odaklı,

        Çalışma motivasyonu yüksek,

        Tercihen sivil toplum kuruluşlarında sosyal gönüllülük yapmış genç bayanlar başvurabilir.

        Projede yer alacak katılımcılar, işe girişlerde kendilerine faydalı olabilecek; CV Yazma, İş Aramada Teknolojinin Kullanımı, Mülakat Simülasyonları gibi eğitimlerin yanı sıra, iş hayatlarına yön verecek Hedef Belirleme, İş Ahlakı, Etkin İletişim, Kariyer Planlaması ve Profesyonel Oryantasyon eğitimlerini alarak sertifikasyon sürecinden geçiriliyor.Teknik bilgilerin yanın sıra katılımcılara kişisel gelişim eğitimleri de veriliyor.Katılımcılar; farklı sektörlerin temsilcilerinden, o sektörlerle ilgili doğrudan bilgi alma şansını yakalıyorlar.

        Eylül ayında gerçekleştirilecek eğitim programına başvurular 9 Mayıs - 31 Temmuz 2013 tarihleri arasında yapılabilmekte. Proje hakkında daha detaylı bilgi almak ve eğitim programına başvurmak için www.geleceginkadinliderleri.org adresini ziyaret edebilirsiniz. 

        Haberimizi, kadın girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

        KİM, Engelsiz Köşeler İle Girişimci Engellileri Destekliyor!

        $
        0
        0

        Perakende sektörünün önde gelen şirketlerinden KİM Marketler Zinciri, raflarını engellilerin ürettiği ürünler için açıyor. 'Engelsiz Köşe' adı verilen proje ile her mağazada özel bir bölüm engellilerin ürettiği ürünlerin satışı için ücretsiz olarak ayırıyor.

        Satıştan elde edilen gelirin tamamının Bağcılar Engelliler Sarayı'na bağışlanacağını ifade eden Kim Marketler Zinciri Genel Müdürü Hamit Akçay, "Kadın girişimcileri desteklemek için başlattığımız Değer Köşesi uygulamasını şimdi de engelliler için devreye soktuk. İlk etapta 5 mağazamızda başlayan proje kısa bir zaman sonra 70'ten fazla mağazamızda uygulanacak. Engellileri eve hapsetmek veya onlara acımak yerine, üretime dahil etmek girişimci olmalarını sağlamak gerek. Bu projemizle elde edilen kazanç üretim yapan engellilere aktarılacağı için engellilerin hem kendilerini geliştirmelerini hem de gelir elde etmesini amaçlıyoruz. Şu anda proje kapsamında 30 çeşit ürünün satışına başladık. Hedefimiz ürün çeşidini 100'e çıkarmak" şeklinde konuştu.

        Tekstilden hediyelik eşyaya temizlik malzemelerinden oyuncağa kadar onlarca ürünün üretildiği Bağcılar Belediyesi Engelli Sarayı ile Kim Marketler Zinciri arasında işbirliği protokolü imzalandı

        Engelliler tarafından üretilen ürünlerin “Engelsiz Köşe” adını taşıyan reyonlarda satılacağını ve gelirin tamamının gene engellilere bağışlanacağını açıklayan Genel Müdür Akçay, "Engelli sarayında 500'den fazla engelli hem üretime katkı sağlıyor hem de aşçılıktan mobilyaya kadar pek çok alanda meslek sahibi olmak için eğitim görüyor. Kim Grup olarak elimizi taşın altına koyarak engellilerin toplum içerisine karışmasına katkı sağlamak istedik. Başlattığımız projeyi diğer engelli dernekleri ve üretim yapan kurumlara yayarak Türkiye genelinde bir çalışma hedefliyoruz. Hedefimiz yılsonuna kadar 250 bin TL civarında satış rakamına ulaşmak. "Engelsiz Köşe"de ortopedik, görme, işitme, konuşma ve zihinsel engel gruplarındaki vatandaşlar tarafından üretilen sabun, ahşap oyuncak, süs eşyası, biblo, tişört, önlük, tablo, kalemlik, mücevher kutusu gibi eşyalar satışa sunuluyor. Zamanla gıda ve diğer kalemlerde de ürünlerin satışı gerçekleşecek. Engellilerin kurslar vesilesiyle istihdam edilmesini, sosyal, kültürel, sanatsal, sportif faaliyetlerle hem sosyal hem de ekonomik anlamda gelişmelerini, toplumla bütünleşmelerini istiyoruz. Mesleki eğitimlerle ‘evde istihdam’ olanaklarının gelişmesi  ve uyum seminerleriyle engellilerin topluma karışmasına katkı sağlamak istiyoruz” ifadelerini kullandı. 

         

        KİM Grup olarak sağlıklı gıda satan ve değer üreten bir kurumsal yapıya sahip olduklarını anlatan Akçay konuşmasını "Daha önce de çalışanlarımıza işaret dili eğitimi vererek Türkiye'de bir ilki gerçekleştirmiştik. Engelli dostu bir market zinciri olarak gerek mağazalarımızın dizaynı gerekse de başlattığımız sosyal sorumluluk kampanyalarıyla üzerimize düşen görevi yerine getirmeyi amaçlıyoruz. Kadın girişimci ve ev hanımlarımıza da raflarımızı açarak evlerini geçindirmelerine ön ayak olduk. Girişimciliği desteklemek ve engelleri kaldırmak için yeni projeler geliştirmeye devam edeceğiz"  diyerek sonlandırdı.

        Girişim Haber olarak, bu sosyal sorumluluk girişimi için KİM Grup'utebrik ediyor, benzer niteliklere sahip tüm zincirlere örnek olmasını diliyoruz.

        Haberimizi, engelli girişimcilerimiz ve engelli yakını okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        Esra TavukcuGirişim Haber

        Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

        Sivil Toplum Kamu İşbirliği İçin SivilToplum-Kamu.org Açıldı!

        $
        0
        0

        TÜSEV’in, STGM (Sivil Toplum Geliştirme Merkezi) ve YADA (Yaşama Dair Vakıf) ile birlikte yürüttüğü, AB ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen “Türkiye’de Sivil Toplumun Gelişimi ve Sivil Toplum-Kamu İşbirliğinin Güçlendirilmesi Projesi” TÜSEV web sitesi açıldı.


        Proje kapsamında, TÜSEV tarafından yürütülen etkinlikler, hazırlanan raporlar ve bildirilere www.siviltoplum-kamu.org adresinden ulaşılabilecek. Sitenin en önemli işlevlerinden biri, proje kapsamında oluşturulacak olan Davranış İlkeleri’nin hazırlanması aşamasında sivil toplum kuruluşlarının görüşlerinin toplanması için online istişare yapılabilmesi olacaktır. Proje kapsamında 25-26 Nisan 2013 tarihinde gerçekleştirilen Sivil Toplum – Kamu İşbirliği Uluslararası Konferansı konuşmacılarının sunumlarına, biyografilerine ve gerçekleştirilen atölye çalışmasının sonuç raporuna web sitesinden ulaşmak da mümkün.

        TÜSEV tarafından hazırlanan web sitesi, proje kapsamında TÜSEV'in yürüttüğü çalışmaları ve Davranış İlkeleri’nin hazırlanması aşamasında sivil toplum kuruluşlarının görüşlerinin toplanması için online istişare modülünü de kapsıyor.

        Projenin Genel Amacı

        Türkiye’de çoğulculuğu ve Avrupa ile bütünleşmenin değerlerini destekleyen güçlü demokratik kurumların ve sivil toplumun var olmasını sağlamak.

        Projenin Özel Amaçları

        Sivil toplum örgütlerinin kurulması, faaliyet göstermesi ve mali kaynaklara ulaşabilmesi için daha iyi bir yasal çerçeve oluşturulması, Siyasi süreçlerin tüm seviyelerine daha etkin sivil katılım sağlanması, Yerel sivil toplum örgütleri ve ağların sürdürülebilir gelişimine destek verilmesi.

        Proje Yürütücüleri

        Sivil Toplum Geliştirme Merkezi Derneği (STGM), Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı (TÜSEV), Yaşama Dair Vakıf (YADA)

        Projenin Hedef Grupları

        Kültürel haklar/kültür ve sanat, çocuk hakları, toplumsal cinsiyet, insan hakları, çevre, gençlik, dezavantajlı ve hassas gruplar konularında faaliyet gösteren Sivil Toplum Örgütleri Ağlar, platformlar, sivil girişimler Merkezi ve Yerel yönetim temsilcileri.

        Projeyi ve çalışmalarını detaylıca incelemek için www.siviltoplum-kamu.orgadresini ziyaret edebilirsiniz. Haberimizi sosyal girişimci okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

        Girişimciler, Yeşil Destek Mekanizmalarından Haberdar mısınız?

        $
        0
        0

        Bu haberimizde Yeşil Ekonomi ve Yeşil Girişimcilik konularına odaklı çalışmalar yürüten Emrah Kurum'un EKOIQ Dergisi Haziran sayısı için hazırladığı makalesini siz değerli okurlarımızla paylaşıyoruz.

        İşletmenizi sürdürülebilir üretim süreçlerine dahil etmek istiyorsunuz ama bu konuda mali gücünüz yok. Yurtdışındaki firmalarla iletişime geçmek istiyorsunuz ama bir network’ünüz yok. Her şeyiniz var ama kaliteli genç insanlara ihtiyaç duyuyorsunuz. O zaman bu yazıyı okumalısınız, çünkü Türkiye’de bu konuda destek alabileceğiniz çok sayıda kurum ve kuruluş hizmete hazır…

        Dünyada iş süreçlerinde “sürdürülebilir iş modellerine” doğru yavaş da olsa bir dönüşüm yaşandığını söylemek yanlış olmaz. Sadece kâr odaklı iş yapma biçimleri eskiyor; yerini toplumsal fayda ve çevresel sürdürülebilirlik odaklı iş yapma biçimleri almaya hazırlanıyor. Bu dönüşümün ne kadar farkındayız bilinmez ama Türkiye’de bu süreç çeşitli kurumlar tarafından destekleniyor. İş süreçlerindeki dönüşüm için en gerekli şeylerden biri tabii ki zihniyet değişimi ama işin bir başka yönü daha var ki, o olmadan da olmuyor: Para. Özellikle küçük ölçekli işletmeler için finansal destek ve hibeler son derece önemli. Bu destekler, firmaların sürdürülebilir yatırım çalışmalarının geri dönüşüne kadar son derece önemli bir can suyu sağlıyor. Türkiye’de de bu konuda çok sayıda olanak var fakat ne yazık ki işletmeler bu destek mekanizmalarından yeterince haberdar değil. Haberdar olduklarımızdan da tam anlamıyla faydalanamıyoruz. Bu yazıda, bu destek mekanizmaları hakkında genel bir bilgi vermeye çalışacağız.

        En son verilere göre ülkemizde Kalkınma Bakanlığı koordinasyonunda kurulan 26 tane Kalkınma Ajansı bulunuyor. Her ajans kendi bölgesi içerisinde bulunan şehirlerin kalkınması için düzenli olarak hibeler veriyor. Hibeler genel olarak üretim sürecine destek, kırsal ve sosyal kalkınma, turizm ve teknik destek olmak üzere dört kola ayrılabilir. Projelere verilen hibe oranları ise ortalama olarak yüzde 25 ile yüzde 75 arasında değişiyor. 2012’nin sonları ve 2013 içerisinde hibe destek programı kapsamında açıklanan bütçe miktarı yaklaşık 550 Milyon TL civarında. Bu destek miktarı içerisindeki, bizim ana ilgimiz olan yenilenebilir enerji, temiz üretim ve eko turizme destek miktarı ise 270 milyon TL’yi buluyor. Yani sürdürülebilir iş modellerine verilen destek toplam destek miktarının yaklaşık olarak yarısına eşit. İş modellerimizi sürdürülebilir kılma adına verilen bu desteklerden yararlanılabilir. Mali destek almak isteyen firmalar bu hibeleri yakından takip ederek bunları kullanabilir.

        Sürdürülebilir iş modellerine geçişte destekler sağlayan kurumlarımızdan biri de Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV), 24 özel sektör, 5 kamu, 11 şemsiye kuruluş ve 15 gerçek kişinin biraraya gelmesi ile kurulmuş bir vakıf. Kamu-özel sektör ortaklığıyla kurulan TTGV, 1991 yılından beri özel sektörün Ar-Ge ve teknolojik yenilik projelerine destek sağlıyor. Bu kapsamda yaptığı güzel çalışmalarından biri de, temiz üretim üzerine farklı sektör gruplarında gerçekleştirdikleri projeler. Gıda ve içecek sektöründen kimya sektörüne, metal işleme ve makine sektöründen tekstil sektörüne kadar geniş bir faaliyet alanını kapsayan projelerde ciddi kazanımlar elde edilmiş durumda. Projelerin toplam yatırım tutarı yaklaşık 265 bin dolar; yıllık mali kazançları ise yaklaşık 1 milyon 360 bin doları buluyor. Bu maddi kazanımların nasıl elde edildiğini ise, Bursa’daki Özel Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd. Ştiüzerinden değerlendirelim. TTGV’nin yürütücülüğünü yaptığı, 35 bin TL yatırım maliyetinin 10 bin dolarının UNIDO bütçesinden sağlandığı Özel Tekstil Temiz Üretim projesiyle yıllık yaklaşık 350 bin TL tasarruf elde edilmiş. Tekstil sektöründe su önemli bir girdi olduğu için, tüketilen su miktarının azaltılması adına yapılan iyileştirmelerle yüzde 54 tasarruf edilmiş. Bu yatırım sayesinde, enerjiden de yüzde 22 tasarruf edildiği açıklandı.

        TTGV bugüne kadar yaptığı çalışmaların getirdiği birikim ve tecrübeyle, kredi desteklerinin yanı sıra,firmalara danışmanlık hizmeti de sağlıyor. (TTGV hakkında ayrıntılı bilgi almak için internet sitelerini ya da EKOIQ DergisiEkim 2012 sayısını inceleyebilirsiniz).

        Destek mi İstemiştiniz?

        Firmalara sürdürülebilirlik çalışmaları konusunda destek sağlayan diğer bir önemli kurum ise Avrupa İşletmeleri Ağı (AİA). Avrupa Birliği Komisyonu tarafından 2008 yılından beri başta KOBİ’ler olmak üzere teknolojik ve ticari alanlarda uluslararasılaşma eğiliminde olan ve AB kaynaklı fonlardan faydalanma amacı ile Ar-Ge projelerinde yer almak isteyen kurum ve kuruluşlara ücretsiz danışmanlık hizmeti sağlayan AİA, dünyanın en büyük iş ağı olarak kabul ediliyor. 52 ülkede 30 milyon KOBİ’nin yer aldığı ağda işbirliği konularında ücretsiz destek sağlayan AİA ile temasa geçerek veri tabanlarına üye olabilirsiniz. İlgilendiğiniz alanda yayınlanan son teknoloji profilleri size otomatik olarak ulaştırılabiliyor. Örneğin, Avustralyalı bir firma egzoz gazlarından elektrik elde etmeye yarayan kompakt ve yüksek verimliliğe sahip bir cihaz geliştirmiş ancak ortak araştırma, geliştirme veya finansal destek için partnerler arıyor.

        AİA’nın veri tabanlarına dahil ola­rak bu ve benzeri binlerce işbirliği olanaklarına erişmeniz mümkün. AİA’nın yetkin uzmanları, işbirli­ğinin gelişimi konusunda da tüm bilgi birikimlerini önünüze seriyor. Siz yeter ki isteyin… (AİA hakkında ayrıntılı bilgi almak için internet si­telerini ya da EKOIQ Dergisi Ekim 2012 ve Mart 2013 sayısını incele­yebilirsiniz).

        Temiz üretim ve sürdürülebilir iş süreçleri konusunda Türkiye’de ya­rarlanabileceğiniz diğer bir destek mekanizması ise, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na bağlı Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü’nün yürüttüğü Sanayi Tezleri Progra­mı. Kısaca San-Tez olarak bilinen program, “üniversite-sanayi işbirli­ğinin kurumsallaştırılması ve üni­versitelerimizde yapılan bilimsel çalışmaların ticarileştirilerek ülke­mize katma değer yaratacak, ulus­lararası pazarlardaki rekabet gücü­nün artırılmasına katkı sağlayacak yeni ürün ve/veya üretim yöntemi geliştirilmesi, mevcut üründe ve/ veya üretim yönteminde yenilik yapılması amacıyla sanayinin ihti­yaçları doğrultusunda belirlenecek yüksek lisans ve/veya doktora tez çalışmalarının desteklenmesini” amaçlıyor. Bu program kapsamın­da yapılacak proje maliyetlerinin yüzde 75’ine kadarını Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanlığı kar­şılayabiliyor. Her yıl 15 Mart ve 15 Ağustos olmak üzere iki defa başvuru yapılabilen bu destek me­kanizması ayrı bir öneme sahip, çünkü bu projede yer alan kişiler yüksek lisans ve doktora öğrencile­ri. Dolayısıyla proje sayesinde hem işletmeler yeni buluş ve gelişme­lere çok düşük maliyetle ulaşmış oluyor, hem de genç bilim insanları için eğitim hayatından sonraki sü­reçte doğrudan pratik olarak görev alabilecekleri bir iş alanı hayata geçmiş oluyor. Bir hamleyle, iki ka­zanım diye buna denir herhalde…

        Yapılacak Çok Şey Var

        Sürdürülebilir iş süreçlerinin yay­gınlaştırılması adına ülkemizdeki mevcut destek mekanizmalarından bazılarına değindik. Koşullar belki hâlâ istenilen düzeyde değil fakat bunun iyileştirilmesi de yine bizlere, yani yurttaşlara düşüyor. Öncelikle bu mekanizmalardan haberdar olup maksimum düzeyde faydalanmaya çalışılmalı. Üretimini sürdürülebi­lirlik yoluna sokmak isteyen bir fir­ma, bulunduğu bölgenin kalkınma ajansının hibelerinden ve TTGV’nin destek kredilerinden kolaylıkla ya­rarlanabilir. Uluslararası çapta ya­şanan değişimleri yakından takip edip bunları ülkemizde uygulamak isteyen firmalar, yurtdışındaki fark­lı firmalar ile partnerlik kurma ko­nusunda ücretsiz olarak AİA’dan destek alabilir. Ya da kalifiye perso­nel eksikliğinden yakınmak yerine, yüzde 75’e kadar Bakanlık desteği ve yanında üniversiteden akademik personel desteği alarak, genç ve ba­şarılı mezunları işletme bünyesine katmak için San-Tez’den yararla­nabilir. Bunlar mevcut destek me­kanizmalarından bazıları. Bunları düşünerek “Biz bu destek mekaniz­malarının neresindeyiz?” sorusunu kendimize sormalıyız. Mevcut des­tek mekanizmalarının eksikliğinin giderilmesi adına çözüm önerilerini de gerekli yerlere iletmek, herhalde en doğru ve ilerletici yurttaş davra­nışı olacaktır…

        EKOIQ Dergisi Haziran 2013 kaynaklı Emrah Kurum'un kaleme aldığı alıntı haberimizi, yeşil ekonomi ve yeşil girişimcilik konularına ilgili okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

        Gençler, Türkiye'nin 2023 Stratejisini Bu Proje İle Siz Oluşturun!

        $
        0
        0

        Geleceğin liderleri olan gençlerin gelecek 10 yılda Türkiye'nin yüzüncü yılından beklentilerinin somut olarak tartışılıp stratejik bir belgenin oluşturulacağı ve Türkiye'nin çıtasının yükseltileceği bu etkinlik için Türkiye’nin gençlerine çağrıda bulunuyoruz.

        18-30 yaşları arasında yüzlerce gencin bir araya geleceği, çeşitli sektörlerden yetkililerin, bürokratların, sivil toplum kuruluşlarının, Türkiye Cumhuriyetinin 100. yılını gençlerle birlikte planlayacakları ve Türkiye'yi şekillendirecekleri önemli bir buluşmaya imza atılıyor.

        Bu programın organizasyon masrafları T.C. Avrupa Birliği Bakanlığı AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı 5.1 Gençler ve Gençlik Politikalarından Sorumlu Olanların Toplantıları Başlığı altında verilen hibe desteği ve destekleyici şirketlerce karşılanmakta. Etkinlik Genç Gönüllüler Derneği tarafından organize edilmekte.

        Hangi profilde katılımcı aranmakta ve kimler başvurabilir?

        18-30 yaş arasında 81 ilden başvurular kabul edilmektedir. Bakanlıklar ve İlgili Müdürlükleri, özel sektör temsilcileri, üniversiteler adına akademik kişiler, yerel yönetimler, yabancı uyruklu kişiler ve diplomatlar başvuru yapabilmekteler.

        Hangi masraflarımız karşılanıyor?

        18-30 yaş arasında gelen başvuruların olumlu sonuçlanan katılımcılarının yolculuk masraflarının %70’i ödenecek. 26 Ağustos giriş- 1 Eylül çıkışlı olacak şekilde konaklama ve yemek masraflarının tamamı karşılanacak.

        Ne zamana kadar başvuru yapmanız gerekiyor?

        Başvurular için son gün 15 AĞUSTOS 2013. Başvurunuzu hemen yapmak için buradan başvuru formunu indirebilirsiniz.

        Bu etkinlik projesi hakkında daha fazla bilgi için ise www.eylem2023.org web adresini ziyaret edebilir, bilgi paketini buradan, faaliyet programını ise buradan inceleyebilirsiniz. Unutmayın, başvuru için son gün 15 Ağustos.

        STGM kaynaklı haberimizi 18-30 yaş arası genç okurlarımız başta olmak üzere, tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        İdris Cin / Girişim Haber

        Bu haberi beğendiyseniz RSS kaynağımıza abone olun, diğer haberleri kaçırmayın!

        Viewing all 31 articles
        Browse latest View live